11. Yargı Paketine karşı kentlerde eylemler: Haklarımızın elimizden alınmasına izin vermeyeceğiz
Medeni Haklarımızdan Vazgeçmiyoruz Kampanya Grubu'nun çağrısıyla kadınlar ve LGBTİ+'lar sokağa çıktı. 11. Yargı Paketinin LGBTİ+, kadın ve çocuk düşmanı olduğunun altını çizen kadın ve LGBTİ+'lar, mücadeleye çağırdı.
Medeni Haklarımızdan Vazgeçmiyoruz Kampanya Grubu'nun çağrısıyla kadınlar ve LGBTİ+'lar, pek çok kentte 11. Yargı Paketi'ne karşı sokaklara çıktı.
MUĞLA
Bodrum Kadın Platformu, 11. Yargı Paketi'ne karşı Bodrum Belediye Meydanında buluştu. "Kimliğimiz, bedenimiz, emeğimiz bizim; 'kutsal aileniz' sizin olsun" pankartı açılan eylem boyunca, "Devlet elini bedenimden çek", "Geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz", "Vardık, varız, var olacağız", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" sloganları atıldı.
Ortak basın metnini okuyan Ada Ümmühan Köse, iktidarın yeni yargı paketiyle, kadınların, LGBTİ+'ların yaşamını daha da zorlaştırmak istediğini ifade etti. Köse, "Bugün buradan herkese sesleniyoruz: Mücadelelerimizle kazandığımız hiçbir hakkın elimizden alınmasına izin vermeyeceğiz. Halk düşmanı 11. Yargı Paketi'nin karşısında birlikte duralım" ifadelerini kullandı.

DERSİM
Dersim Kadın Platformu'nun çağrısıyla kadınlar, Sanat Sokağında bir araya geldi. Eylemde, "11. Yargı Paketi kabul edilemez. Haklarımızdan ve hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz" pankartı açıldı.
Ortak basın metnini Elif Yıldız okudu. Yıldız, "Bu düzenleme ile 'genel ahlakı', 'övme', 'özendirme' ifadelerine karşı suçlu olmak için bir kadının saçını kısa kestirmesi dahi yeterli sayılabilir. Kadınların aile politikalarıyla ev içinde nasıl çalışacağını, kaç çocuk yapacağını söyleyen iktidar, sokakta ne giyeceğimizi, nereye gideceğimizi, nasıl davranacağımızı da bu yargı paketi taslağıyla belirlemek istiyor. Biz kadınlar ve lubunyalar buna izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
İZMİR
11. Yargı Paketine karşı İzmir'de Karşıyaka iskelesinin karşısında bir araya gelenler, "Uyarıyoruz. 11. Yargı Paketini Meclis’e getirmeyi aklınızdan bile geçirmeyin" pankartı açıldı.

Eylemde; "Çocukları suçlu ilan edenler çocukları suça sürükleyenlerin sırtını sıvazlıyor", "Yasa eliyle sabitleşen şiddete karşı mücadeleye, buradayız", "Cinsel ahlakın sınırını kim belirliyor", "'Doğuştan gelen biyolojik cinsiyete aykırı' davrandığıma kim karar verecek", "Vardık, varız, var olacağız", "11. Yargı Paketini aklınızdan bile geçirmeyin", "Kazanımlarımız bizim, kutsal aileniz sizin olsun" dövizleri taşındı.
Eylemde, 11. Yargı Paketine karşı mücadele çağrısı yapıldı.
'MÜCADELE BİÇİMLERİ SUÇ HALİNE GETİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR'
Kentlerde okunan ortak basın metninde 11. Yargı Paketinin "genel ahlaka aykırılık", "doğuştan gelen biyolojik cinsiyete uygun davranmama", "ulaşım araçlarının hareketinin engellenmesi" gibi ifadelerle, 15–18 yaş arasındaki çocukların işledikleri suçlarda yetişkin gibi cezalandırılmasını da kapsayan, son derece geniş bir suç ve suçlu tanımı getirdiğine dikkat çekildi. Açıklamada, "İktidar, yeni yargı paketiyle kadınların, LGBTİ+'ların her gün daralan yaşamını daha da zorlaştırmak istiyor. 11. Yargı Paketine hayır demek için bugün sokaklardayız. Bugüne kadar haklarımıza, kadın cinayetlerine, İstanbul Sözleşmesinden bir gecede çıkılmasına, erkek yargıya karşı mücadele ederken; hayatı durdurduk, yolları kapadık, yaşamlarımıza sahip çıktık. Şimdi ise bu tasarıyla TCK'nın 223. maddesine "ulaşım araçlarının hareketinin engellenmesi" suçu eklenerek, her birimizin anayasal hakkı olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı hedef alınıyor. Şimdi bu yasa değişikliğiyle bu mücadele biçimleri suç haline getirilmeye çalışılıyor" denildi.
'HAYASIZCA HAREKETLER İFADESİNİN KAPSAMI GENİŞLETİLİYOR'
Türk Ceza Kanunu'nun 225. maddesindeki "hayasızca hareketler" ifadesinin kapsamının genişletildiğinin altı çizilen açıklamada, "'Doğuştan gelen biyolojik cinsiyete ve genel ahlaka aykırı tutum ve davranışta bulunan ya da bulunmayı teşvik eden, öven veya özendiren kişiler' ile 'aynı cinsiyetteki kişilerin nişan veya evlenme töreni yapması' şeklinde LGBTİ+'ların varoluşu açıkça hedef haine getiriliyor. Bu düzenleme ile 'genel ahlakı', 'övme', 'özendirme' ifadelerine karşı suçlu olmak için bir kadının saçını kısa kestirmesi dahi yeterli olabilir. Kadınların Aile 10 yılı ile kaç çocuk yapacağını söyleyen iktidar, sokakta ne giyeceğini, nereye gideceğini, nasıl davranacağını da bu yargı paketi taslağıyla belirlemek istiyor. Biz kadınlar ve lubunyalar buna izin vermeyeceğiz" ifadeleri yer aldı.
'CİNSİYET DEĞİŞTİRME YAŞINI 18'DEN 25'E ÇIKARMAYI HEDEFLİYORLAR'
Açıklama şöyle devam etti: "Cinsiyet değiştirme yaşını 18'den 25'e çıkarmayı hedefliyorlar. Anayasa Mahkemesi tarafından daha önce iptal edilmiş olan 'üreme yeteneğinden sürekli olarak yoksun bulunma' şartı yeniden yasalaştırılmaya çalışılıyor. Başvuranların yalnızca Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen hastanelerde ruhsal ve tıbbi destek alabileceği yargı paketinin taslağında öneriliyor. Translara istedikleri tıbbi bakımı alma hakkını bile tanımak istemiyorlar. Kaldı ki iktidarın nefret politikaları düşünüldüğünde, transların bu hastanelerde nasıl baskı ve şiddete uğrayacaklarını tahmin etmek zor değil. 25 yaşından önce cinsiyet uyum sürecini başlatanlara ceza öngörülürken, bu süreçte görev alan sağlık çalışanlarına da 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Muğlak, iktidar politikalarıyla değişebilen, keyfi, hakimlerin takdirine bırakılmış bu maddelerle; LGBTİ+ varoluşlarımıza, eşit, özgür ve insan onuruna yaraşır yaşam mücadelemize saldırılıyor. Nefretin meşrulaştırılmasına izin vermeyeceğiz.
'ÇOCUKLARI KATİL YAPAN KARANLIKLA HESAPLAŞMAK İSTİYORUZ'
"Taslaktan sadece kadınlar ve LGBTİ+'lar değil, çocuklar da nasibini almış. Kasten öldürme suçunun 15–18 yaş arasındaki çocuklara ceza indirimi uygulanması ifadesinin 'uygulanabilir' olarak değiştirilmesi ile çocukların yetişkin gibi cezalandırılmasının önü açılıyor. Türkiye, organize suç örgütlerinin ve çetelerin yuvasına dönüştürülüyor. Yoksulluğun, ayrımcılığın ve eşitsizliğin derinleştiği bu dönemde çocukların MESEM'ler aracılığıyla sermayeye ucuz iş gücü olarak sunulmaları görmezden gelinirken, faturanın yine geleceksiz bırakılıp çetelerin tetikçisi yapılan çocuklara kesilmesini kabul etmiyoruz. Biz çocukları katil yapan karanlıkla hesaplaşmak istiyoruz.
'HALK DÜŞMANI YARGI PAKETİNİN KARŞISINDA DURALIM'
"Güvenli alanlarda yaşamak hepimizin hakkı. Topyekûn halkın her kesimini etkileyecek bu yasa tasarısı meclise getirilemez. Çocukların 16 yaşında zorla evlendirilmesine de, yetişkin gibi yargılanmasına da, kölece çalıştırılmasına da; bir kişinin kendi bedeni hakkında karar verebilmesi için 25 yaşını beklemesinin dayatılmasına da itiraz ediyoruz. Bugün buradan herkese sesleniyoruz: Mücadelelerimizle kazandığımız hiçbir hakkın elimizden alınmasına izin vermeyeceğiz. Halk düşmanı 11. Yargı Paketinin karşısında birlikte duralım."