ICOR'dan Türkiye'deki faşist saldırılara karşı birleşik mücadeleyi yüksetlme çağrısı

ICOR, "Türkiye'deki kitlesel protestolarla dayanışma içinde olun. Antifaşist ve devrimci eğilimleri güçlendirin. Faşizme karşı her alanda mücadeleyi yükseltin" çağrısı yaptı.
Devrimci Parti ve Örgütlerin Enternasyonal Koordinasyonu (ICOR), Türkiye'de yaşanan faşist saldırılara karşı antifaşist ve devrimci mücadeleyi yükseltme çağrısı yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun ve birçok CHP'li temsilci ve belediye başkanının tutuklanması ve görevden uzaklaştırılmasının rejimin burjuva muhalefeti ve burjuvazinin bazı kesimlerini bile hedef almaktan çekinmeyen faşist saldırganlığını ortaya koyduğu belirtilen açıklamada, "Faşist Türk devleti, Kürt özgürlük hareketine ve onun meşru taleplerine karşı savaş politikası izlemektedir. Seçilmiş yerel yönetimlerin yerine kayyumlar atamakta, sosyalist, devrimci ve demokratik güçleri kitlesel olarak tutuklamaktadır. Aynı zamanda işçi hareketine ve mücadeleci kadın hareketine saldırmakta, ülkedeki kalan son demokratik hakları sistematik biçimde ortadan kaldırmaktadır. Tüm bunlarla birlikte, bölge halklarını hedef alan yayılmacı işgal savaşları yürütmektedir" denildi.
'SOSYALİZM PERSPEKTİFİ BİLİNCE TAŞINMALIDIR'
AKP-MHP hükümetine karşı kitlesel gösterilerin giderek arttığı hatırlatılan açıklamada, "İktidarını korumak isteyen hükümet ise buna daha da saldırgan biçimde karşılık veriyor. Burjuvazi içindeki bu çatışma burada sona ermeyecek; egemen sınıfın bazı kesimlerine de sıçrayacaktır. Bu iktidar kavgasının en büyük mağduru ise halk olacaktır. Yalnızca kitlesel tutuklamaların yaşandığı gün bile, yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkûm edilen halk yüzde 3 daha da yoksullaştı. Bu, henüz yaşanacak olanların habercisidir. İmamoğlu'nun tutuklanması, durumu kaynama noktasına getiren belirleyici an oldu. Aynı zamanda, en güçlü burjuva muhalefet partisi olan CHP'nin, 'Türkiye'nin bir sonraki Cumhurbaşkanı Ekrem İmamoğlu'nun serbest bırakılmasını talep etmek için' taraftarlarını sokağa çağırması, ülke çapında kitlesel protestoları tetikledi. Fiili bir OHAL durumu ve eylem yasaklarına rağmen bu protestolar durdurulamadı. Ancak kitle hareketinin bazı kesimlerinin talepleri, İmamoğlu'nun serbest bırakılmasının çok ötesine geçiyor. Bu, grev çağrılarıyla desteklenen, işçilerin ve sendikaların boykotlarıyla örülen ve en ön safta üniversitelerde ve sokaklarda direnen gençliğin kararlı eylemleriyle güçlenen bir çağrıdır: Faşist diktatörlüğün son bulması için bir çağrı. Antifaşist öfke de sokaklara kendi yolunu açıyor. Egemen sınıf klikleri arasındaki iktidar mücadelesi, halkın sistem karşıtı birikmiş öfkesini açığa çıkardığında, devrimciler bu hareketin bir parçası olmalıdır. Devrimciler bu harekete, emperyalizmin olmadığı bir dünya ve sosyalizm perspektifini bilinçli biçimde taşımalıdır" ifadeleri yer aldı.
'ORTAK MÜCADELEYİ GÜÇLENDİRİN'
Tüm devrimci, demokratik ve ilerici güçleri faşizme karşı kararlılıkla ayağa kalkmaya ve Türkiye'deki kitlesel protestolarda antifaşist güçlerle dayanışmayı büyütmeye çağıran ICOR, şöyle devam etti: "Türkiye'deki ve dünyadaki gelişmeler, faşizmin kitleler için giderek büyüyen bir tehdit haline geldiğini ve emperyalist güçlerin genel savaş hazırlıklarıyla doğrudan bağlantılı olduğunu göstermektedir. Antifaşist direniş örgütlenmelidir! Tüm devrimci, demokratik ve ilerici güçler birleşmeli ve faşizme karşı kararlılıkla mücadele etmelidir. Antifaşist kitle hareketinin başarısı için işçi sınıfının seferberliği hayati önem taşımaktadır. ICOR, Türkiye'de süren kitlesel hareket içerisinde faşist diktatörlüğün son bulması mücadelesinde yer alan antifaşist güçleri desteklemektedir. Siyasi tutsakların derhal serbest bırakılmasını, faşist yasakların ve rejime muhalif olan herkesi 'terörist' ilan eden tüm yasaların derhal kaldırılmasını, Türk devleti tarafından derhal ateşkes ilan edilmesini, işgal savaşlarının sona ermesini; işçi hareketinin, ezilen Kürt ulusunun ve tüm ezilenlerin taleplerinin karşılanmasını talep etmektedir. Uluslararası antifaşist ve antiemperyalist birleşik cephenin ve işçi sınıfının, halkların geniş kesimlerinin ortak mücadelesini güçlendirelim."