Diren Zeryan yazdı | Kobanê yine 'no pasaran' diyor
En anlamlı notlardan birisi çocuk kıyafetlerine konulan şu not oldu: "Kobanê savaşı zamanında ben de çocuktum. Biz de DAİŞ'ten kaçmıştık. Korkmuştum üşümüştüm. Ama Kobanê düşmedi ve biz geri geldik. Şimdi CKŞ'nin bir üyesi, bir savaşçıyım. Sarya gibi, Alişer gibi…"
Kobanê'de işgal saldırılarının başladığı günden itibaren Komünist Devrimci Hareket (TKŞ) seferberlik çalışmalarına başladı. Şehba halkı için yardım kampanyasına Kobanê halkı büyük destek sundu. TKŞ, JKŞ, CKŞ üyeleri günlerce sabaha kadar süren çalışmalarla yardım malzemeleri topladı. Toplanan eşyalar halka dağıtılmadan önce temizlendi ve düzenlendi. Herkes emeğini son sınırına kadar ortaya koydu.
Bazı aileler bebeklerini beşiklerinden kaldırdı ve o beşiği Şehbalı çocuklara verdi. Bazıları çocuklarının ayakkabılarını verdi. Şehba halkının içinde bazı kadınlar vardı ki doğumlarına saatler kalmıştı. Soğukta ayakkabısız, çorapsız haldeydiler, belki saatler sonra başlayacak doğumunu düşünen kadınlara Kobanê halkı ve kadınlar dayanışmasını gösterdi. Devrimci Komünist Kadınlar (JKŞ), katliamdan kaçan, topraklarını terk etmek zorunda kalan Şehbalı kadınlarla tek tek iletişime geçti. Toplanan yardımlarda kadınlara özgün ihtiyaç malzemeleri için ayrıca çalışma yürütüldü. Yardım malzemelerinin içine "Berxwedan jiyane" yazılı, "Şehba halkı biz JKŞ'li kadınlar olarak sizlerin yanındayız. Bu zorlu zamanları aşacağız ve devrimimiz bir kez daha zafer kazanacak", "Jin jiyan azadî" gibi dayanışma notları yazıldı.
En anlamlı notlardan birisi çocuk kıyafetlerine konulan şu not oldu: "Kobanê savaşı zamanında ben de çocuktum. Biz de DAİŞ'ten kaçmıştık. Korkmuştum üşümüştüm. Ama Kobanê düşmedi ve biz geri geldik. Şimdi CKŞ'nin bir üyesi, bir savaşçıyım. Sarya gibi Alişer gibi…"
Yardım kampanyalarının yanında Rojavalı komünistler işgal saldırılarının ilk günden itibaren özsavunma çalışmalarına hız verdi. Şehrin savunmasında olan timler eğitimlerini tekrarladı. Kadınlar arasında sürekli hale gelen silah eğitimleri devam etti. Cephane sayımı, lojistik depolarının hazırlanılmasında görev alındı. Rojavalı komünistler, Kobanê halkını bir savunma savaşı gerçekliğine göre örgütlemeye, öncülük etmeye devam ediyor. Evler geziliyor ve olası kara savaşına göre her evin en uygun yerleri savunma mevzisi olarak belirleniyor. Depolar oluşturuluyor. Acil durum timleri hazırlandı, hazırlanıyor. Sağlıkçı olarak konumlanacaklar belirlendi vb.
Şam rejiminin son bulmasının ardından Minbic'e yönelik saldırıların hız kazandı ve Minbic savaşı başladı. Bir yandan Qerekozak hattında çatışmalar yoğunlaştı. Türk devletine bağlı çeteler Kobanê'ye yöneldiğinde Kobanê'nin direnişçi ruhu bir kez daha öne çıktı. Aralarında CKŞ üyelerinin olduğu pek çok Kobanêli genç, Qerekozak hattına akın etti. Bazı gençler, "Ölen çetelerin silahını kaldırırız" diyerek silahsız gitti. Türk savaş uçaklarının saldırısında birçok savaşçı hayatını kaybettiğinde Kobanê halkı Ahmed Arif'in Otuzüç Kurşun şiirindeki, "Yiğitlik inkar gelinmez/ Teke tek dövüşte yenilmediler" dizelerini hatırlatırcasına, "göğüs göğüse savaşta yenilmediler" diye çocuklarıyla gurur duyuyordu.
Kobanê halkı şehitlerini büyük-küçük, genç-yaşlı demeden sahiplendi. Şehitleri uğurlama zamanlarında Kobanê halkı şehitlere saygısını, bağlılığını gösterdi. Şehitlik yolu boyunca şehitlere yetişmeye çalışan, merasime geç kalma kaygısında binlerce insanla doluydu. Belini doğrultamayan yaşı ileri nineler, artık görecek neyim kaldı ki derken bir kez daha direnişe şahit olan dedeler ve doğduklarından beri bu savaşın içinde büyüyen çocuklar, yan yana direniş sözünü yinelemek için buluştu. Kobanê'de hemen hemen her evden en az biri QSD kuvvetinde yer alıyor. Gencecik çocukların, oğulların, kızların hayatları pahasına koruduğu bu devrim topraklarını savunmak herkesin boynunun borcu. Özellikle ölümsüzlüğe uğurlanan savaşçıların yakınlarının verdiği direniş mesajları tüm halkı direnişe davet ediyordu. Bu süreç, gündüz şehit merasimleri ve taziye çadırlarındaki buluşmalarla gece ise nöbetlerle geçti.
Kentin güvenliğini almak için nöbetlerde Rojavalı komünistler cephesinden JKŞ ve CKŞ üyeleri görev aldı. Kobanê sokaklarında nöbet tutan komünist kadınlar olası işgale karşı kenti savunmak için hazır bekledi. İşgal edilen yerlerde çetelerin kadınlara yönelik vahşi katliamları kadınları örgütlü saflara çekti. Korkmak en insani duyguydu. Birçok kadın çetenin elinde esir olan kadınları ya da YPJ savaşçılarını düşünüp korkuyordu. Hem korkup hem her gece nöbet mevziisine gelen bir kadın ise şunları söyledi: "Ben ve çocuklarımın başka kimsesi yok. Biz direnmezsek çetenin eline düşeceğiz. En güvenli yer sizin yanınız." Nöbetlerde görev almak isteyen, silah kullanmaya, savaşmaya hazır olduğunu söyleyen kadınlar, JKŞ timlerinde görevlendirildi.
CKŞ'liler ise en zorlu saatlerde ve en zorlu yerlerde mevzilerini bırakmadılar. Kobanê gençlerinde her gün arkadaşlarından birkaçını sonsuzluğa uğurlamanın ağırlığı vardı. Bu ağırlık şehrini savunma bilincine ve direnişe dönüştü. CKŞ'li genç kadınlar JKŞ timlerine komutanlık etme görevi üstlendi. CKŞ'liler mevzilerinde halkın silahlanmasında etkin görev aldı. Cephanelerin hazırlanması, lojistik depoları ve nöbet mevzilerinde görev aldılar.
Rojava Devrimi topyekun bir savaş içerisinde. Xunhaftar köyüne yapılan bombardımanda ölen çocuklar tüm halkı derinden etkiledi. İşgalci saldırganlık gerçeğini en yakından gösteren fotoğraflardan birisi oldu. Kobanêli savaşçılar ailelerine direnmelerini, aileleri onlara mevzilerini korumalarını söylüyor. Bu süreçte en büyük mücadele işgalci Türk burjuva devletinin özel savaş biçimlerine karşı veriliyor. Sosyal medya aracılığıyla yalan haberler yayılıp korku atmosferi yayılmaya çalışılıyor. Halkın şehri terk etmesi amaçlanıyor, ama Kobanê halkı her merasimde direniş kararlılığını bir kez daha gösteriyor.
Rojavalı komünistler bakımından komünist öncülerin anısını yaşatmak ve izlerinden yürümek son derece önemli. Kobanêli komünistler de bu süreçte kendilerine, 12 Aralık'ta Kobanê savaşında ölümsüzleşen Sarya Özgür'ün (Sibel Bulut) şiarını perspektif edindi. Sarya Özgür'ün ölümsüzleştiği yerde savaş uçaklarının altında yapılan anmada söylendiği gibi, "Gerekirse şehit düşeriz" diyerek şehirlerini işgalci çetelerden korumaya çalışıyorlar. Kobanê sokakları bu günlerde, "No pasaran" şiarını tarihe bir kez daha hatırlatmaya hazırlanıyor.