Doğan: Suriye'de halkların birlikte yaşamasına Türkiye engel olmamalı
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, gündemdeki siyasal gelişmelere ilişkin basın toplantısı düzenledi. Doğan, "Suriye'de tüm farklılıklar, kimlikler ve inançlar eşit ve özgür bir şekilde yaşamalı. Özgür birlikteliği esas alan bu model teminat altına alınmalı. Bunun için de çatışma değil çatışmasızlık sağlanmalı. Tüm kesimlerin iradesini yansıtan bir siyasi çözüm ortaya çıkmalı. Türkiye de bu konuda engelleyici değil destekleyici bir rol oynamalıdır" dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, gündemdeki siyasal gelişmelere ilişkin basın toplantısı düzenledi.
DEM Parti Genel Merkez binasında yapılan basın toplantısında konuştu. 19 Aralık ve Maraş katliamlarının yıl dönümü olduğunu hatırlatan ve Cizre'de özyönetim direnişinde devletin katlettiği Taybet İnan'ı anan Doğan, sorumluların hala cezalandırılmadığını söyledi.
'TÜRKİYE ORTADOĞU HALKLARININ İRADESİNİ TANIMALI'
Suriye'de Şam rejiminin devrilmesinin ardından Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere değinen Doğan, "Türkiye, tarihsel tecrübeler ışığında bir yaklaşım sergileyerek, bir politik tutarlılıkla mı cevap verecek komşu ülkede yaşananlara, yoksa bugüne kadar sürdürdüğü politikalarda ısrar mı edecek?" diye sordu. Doğan, "Suriye'de tüm farklılıklar, kimlikler ve inançlar eşit ve özgür bir şekilde yaşamalı. Özgür birlikteliği esas alan bu model teminat altına alınmalı. Bunun için de çatışma değil çatışmasızlık sağlanmalı. Tüm kesimlerin iradesini yansıtan bir siyasi çözüm ortaya çıkmalı. Türkiye de bu konuda engelleyici değil destekleyici bir rol oynamalıdır" dedi.
'ROJAVA BİR MODELDİR'
Rojava Devriminin Ortadoğu'da ezilen halklara model olduğunu vurgulayan Doğan, "Tüm farklılıkların, inançların ve kimliklerin bir arada eşit ve özgür bir şekilde nasıl yaşayabileceklerini ortaya koyan bir model olduğu için bu modele bu kadar çok dikkat çekiyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye, Türkiye kamuoyuna anlatıldığı gibi, Türkiye'nin milli güvenliği, birliği ve bütünlüğü için ya da sınır güvenliği için herhangi bir şekilde tehdit unsuru değildir" diye ifade etti.
'QSD TÜRKİYE İÇİN TEHDİT DEĞİL'
Suriye Demokratik Güçleri (QSD) Komutanı Mazlum Abdi'nin "Kobanî'de silahsızlandırılmış bir bölge oluşturulmasına hazırız" sözlerine ilişkin "Bu çağrıya yanıt vermek yerine, bu çağrıyı yapanları Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden kişiler ve hareketler olarak göstermeye çalışmak, yalnızca Türkiye kamuoyunu aldatmak değildir. Aynı zamanda tarihsel olarak da bir aldatmacadır" dedi.
'ÖCALAN İLE GÖRÜŞME KEYFİLİĞE BIRAKILMAMALI'
DEM Parti'nin Öcalan'la görüşmek için yaptığı başvurunun ne zaman sonuçlanacağına ilişkin sorulara Adalet Bakanının "Müsait bir zamanda, bütçe bittikten sonra" diye cevap vermesine değinen Doğan, "Buradan Adalet Bakanına da çağrı yapıyoruz: Tecridi sürdürerek bir hukuksuzlukta ısrarın fotoğrafı var ayan beyan. Bir işkence yönteminde, bir insan hakları ihlalinde ısrar var. Bu ısrardan vazgeçin artık. "Müsait bir zaman" demek bir keyfilik göstergesidir. İnsan haklarına, temel haklara böyle yaklaşmak mümkün değil" diye konuştu.
'BARIŞ İÇİNDE YAŞAMAK HERKESİN HAKKI'
Türkiye'nin içeride ve dışarıda tutarlı bir politika izleyerek tecridi kaldırması ve Öcalan'a görüşme yolunun açılması ve Kürt sorunun çözümünde adil, demokratik ve barışçıl bir çözüme yönelmesi geerktiğinin altını çizen Doğan, Diyarbakır'dan başlayan "Demokratik çözüm ve özgürlük" yürüyüşüne vurgu yaptı ve "Barış ve barış içinde yaşama hakkı, hepimizin hakkıdır; bütün Türkiye halklarının hakkıdır" diye ekledi.
'BÜTÇE HALKIN BÜTÇESİ DEĞİL'
Meclis'teki bütçe görüşmelerine değinen Doğan, "Bu bütçe de alın terinin ve emekçinin bütçesi değil. Emeğe değer veren bir bütçe değil. Kadınların değil, gençlerin değil. Çocukların geleceğini garantileyen bir bütçe değil" dedi. Toplumsal muhalefetin ortaklaşmasına ihtiyaç olduğunu belirten Doğan, demokratik kamuoyuna yan yana gelme ve mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı.