29 Nisan 2025 Salı

Açlık grevindeki Zincir ve Arslan'ın durumu kritik

Hapishanelerde yaşanan hak ihlaline ilişkin bilgi veren İzmir Barosu, kuyu tipi hapishanelere karşı süresiz açlık grevinde olan Mulla Zincir ve Sercan Ahmet Aslan'ın durumunun kritik olduğunu kaydetti, yetkili kuruluşların görev almasını istedi. 

İzmir Barosu, Kırıklar Yüksek Güvenlikli Hapishanesinde yaşanan ihlallere dair adliye önünde açıklama yaptı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Burcugül Çubuk'un da katıldığı açıklamada tutsaklar Mulla Zincir ve Sercan Ahmet Aslan'ın başlattığı açlık grevine ilişkin de bilgi verildi.

'KALDIKLARI HÜCRELERDE HAVALANDIRMA YOK'
İzmir Barosu Cezaevi Komisyonu üyesi Ceren Şen Tosun, Kırıklar Hapishanesinde tutsakların havalandırmaya çıkma haklarının ihlal edildiğini ifade etti. Tosun, "Yüksek güvenlikli kapalı cezaevlerinde mahpuslar, her hapishanede farklı olmakla birlikte günde 1 ya da 1 buçuk saat havalandırma hakkından yararlandırılmaktadırlar. Öncelikle belirtmek gerekir ki, tutuklu/hükümlülerin kaldıkları hücre kapsamında havalandırma bulunmamaktadır. Günde 1 veya 1 buçuk saatliğine hücresinden çıkartılan tutuklu/hükümlüler ayrı bir bölümde olan havalandırmaya götürülmekte ve orada tutulmaktadır. Havalandırmaya çıktıktan sonra lavabo veya çeşitli ihtiyaçları için hücreye gitmesi gerektiğinde tekrar havalandırılmaya çıkartılmamaktadır. Nitekim süresiz ve sınırsız şekilde havalandırma hakları olmasına rağmen yüksek güvenlikli cezaevi koşulları sebebiyle ortak havalandırmaya çıkarılmakta ve dolayısıyla sınırlı ve süreli şekilde havalandırma haklarını kullanmaktadırlar" ifadelerini kullandı. 

'MULLA ZİNCİR VE SERCAN AHMET ASLAN'IN DURUMU KRİTİK'
Mulla Zincir ve Sercan Ahmet Aslan'ın daha önce tutulduğu F tipi hapishanesinden Kırıklar Hapishanesine sürgün edildiğini anımsatan Tosun, "Mulla Zincir 169, Sercan Ahmet Arslan ise 202 gündür sevk talebiyle süresiz açlık grevindedir. Sercan Ahmet Aslan 56 kiloya düşmüş, ağız içi ve vücut yaraları oluşmuşken, Mulla Zincir de oldukça fazla kilo vermiş, denge sorunları ve unutkanlık yaşamaya başlamıştır. Açlık grevinde geçen sürenin bir hayli ilerlemiş oluşu, her geçen gün mahpusların vücutlarında oluşan tahribatı arttırmaktadır. Mahpusların sevki hak ihlallerinin durdurulmasıyla birlikte yaşam hakkı açısından da hayati önemdedir. Cezaevlerindeki olumsuz koşullar ve hukuk ile usule aykırı uygulamalar nedeniyle Sercan Ahmet Arslan ve Mulla Zincir'in açlık grevinde hayatını kaybetme ihtimali artık bir ihtimal değil ciddi bir tehlike haline gelmiştir" dedi.

'YETKİLİ KURULUŞLAR HAREKETE GEÇMELİ'
Hapishanelerde herhangi bir ölüm yaşanmaması adına gerekli kurum ve kuruluşlara başvuru yaptıklarını söyleyen Tosun, "Yüksek güvenlikli cezaevlerinin kapatılması, yüksek güvenlikli cezaevlerinde tutulma şartı taşımayan mahpusların kapalı cezaevlerine alınması, şartlarının usul ve yasaya uygun hale getirilmesi gibi en temel taleplerin karşılanması gerektiği açıktır. Bu başvuruların sonuç vermesi, tutuklu ve hükümlülerin cezaevinde açlık grevinde hayatlarını kaybetmemeleri için hem sivil toplumun hem de yetkili/görevli kurum ve kuruluşların harekete geçmesi gerektiğini düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.