18 Ağustos 2025 Pazartesi

Ankara'dan seslendiler: Müzakere değil mücadele

Hükümetin 8. dönem toplu sözleşme görüşmelerinde kamu emekçileri ve emeklilerine sefalet dayatmasına karşı 1 gün iş bırakan sendikalar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde yan yana gelerek, "Müzakere değil mücadele" çağrısı yaptı.

Kamu emekçileri ve emeklilerini ilgilendiren 8. dönem toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde hükümetin sefalet ücreti dayatmasına karşı iş bırakan konfederasyonlar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde açıklama yaptı. 

Konfederasyonlar adına ortak açıklamayı okuyan KESK Eş Genel Bașkanı Ayfer Koçak, "Biz ASİM SEN, BASK, ÇALIŞAN SEN, DMK, HAK SEN, KESK, YURT SEN, Mühendis Tek Sen olarak bugün Türkiye'nin dört bir yanında üretimden gelen gücümüzü kullanıyoruz, bugün hizmet üretmiyoruz. Sokaklarda, alanlardayız" dedi.

'HÜKÜMET KAMU EMEKÇİLERİ VE EMEKLİLERİYLE DALGA GEÇİYOR'
Yalnızca kamu emekçileri için iş bırakmadıklarını vurgulayan Koçak, "Nitelikli, ücretsiz, ulaşılabilir kamu hizmeti hakkı yok sayılan başta dar gelirliler olmak üzere bu ülkenin tüm insanları, tüm yurttaşlar için, yıllar boyu verdikleri emekler yok sayılan, göz göre göre sefalete itilen milyonlarca emeklinin hakkını savunmak için grevdeyiz. İş yerlerinde, alanlarda omuz omuzayız. Başta kamu emekçileri ve emekliler olmak üzere tüm kamuoyu 4 milyon kamu emekçisini 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecini yakından takip ediyor. Ne yazık ki yıllardır uygulanan senaryo tekrar ediliyor, süreç bir kez daha oldubittiye getirilmek isteniyor. Hükümet günlük bir simit parasına bile denk gelmeyen son teklifiyle kamu emekçileri ve emeklileri ile dalga geçmektedir" diye konuştu.

Mevcut takvime göre toplu sözleşme görüşmelerinin yarın biteceğini belirten Koçak, "Yarın mesai bitiminden sonra hakeme başvuru süreci başlayacak. Ama şu saate kadar kamu emekçilerinin yıllardır yaşadığı temel sorunlara, sendikaların taleplerinin hangilerinin kabul edilip hangilerinin kabul edilmediğine ilişkin tek bir cümle dahi duymadık" dedi.

'MÜZAKERE DEĞİL MÜCADELE'
Koçak "Hükümet 4 milyon kamu emekçisine, 2,5 milyon emekliye, aileleri ile birlikte 25 milyonluk devasa bir kitleye sefalet, yoksulluk, güvencesizlik teklif etmiştir. Bu teklife karşı yapılacak olan şey birkaç puanlık maaş artışını esas alan müzakere değil mücadeledir" vurgusu yaptı.

'ÇIKIŞ YOLU ORTAK MÜCADELEYİ BÜYÜTMEK'
Bu karanlık tablodan tek çıkış yolunun ortak mücadeleyi büyütmekten geçtiğini vurgulayan Koçak, "'Hepimiz aynı gemideyiz' diyenlere karşı 'Geminin gerçek sahipleri olarak hakkımızı, emeğimizin, alın terimizin karşılığını istiyoruz' diyerek tüm farklılıklarımıza rağmen birbirimize kenetlenmekten geçiyor. Bugün bunun ilk adımını atıyoruz. Bizleri yok sayan bu yoksulluk, sefalet, güvencesizlik teklifine itirazımızı yükseltiyoruz. Üretimden gelen gücümüzü kullanıyor, bu daha başlangıç, mücadeleye devam diyoruz. İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret, güvenceli istihdam- güvenli gelecek, demokratik- adil bir çalışma yaşamı, halktan hana bir kamu hizmeti, grev hakkımızın önündeki engellerin kaldırıldığı gerçek bir toplu pazarlık sistemi için omuz omuza vermeye, mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.

KARACA: ASLA KABUL EDİLEMEZ
ASİM SEN Başkanı Özgür Karaca, "Zam teklifi asla kabul edilemez. Bizler emeğin gerçek karşılığını, adil bir vergi düzenlemesini istiyoruz. Birleşe birleşe kazanacağız. Üretimden gelen gücümüzü kullanarak konfederasyonlarla birlikte önemli bir örnek ortaya koyuyoruz. Birlikte güçlüyüz, birlikte kazanacağız" dedi.

BASK Genel Başkanı Mehmet Alper Öğretici, "Bu senaryoyu 8. kez izletmeye çalışıyor ama artık yeter. Yapılan artışların hepsi enflasyonun altında kaldı. Çalıştıkça daha da yoksullaşıyoruz. Bu düzeni kabul etmeyeceğiz" dedi.

ÇALIŞAN SEN Genel Başkan Yardımcısı Necip Taşkın, "Bu teklifi kabul etmemiz mümkün değil. Taleplerimizin karşılanmasını, şevket memurlarına yaraşır bir ücret istiyoruz" dedi.