2 Nisan 2025 Çarşamba

Avukatlar tutsak gençlerle görüştü

Silivri Hapishanesinde tutsak gençlerle görüşen avukatlar, bir hafta geçmesine rağmen diş fırçası, sabun gibi hijyen malzemelerinin temin edilmediğini söyledi. Av. Sayman, "Bir kısmına, başka suçlardan yargılanan kimselerin bulunduğu koğuşlarda temizlik yaptırılıyor. Bazıları mescit diye ayrılmış yerlerde gecenin sadece kısa bir süresinde yatıp uyuyabiliyorlar. Fiziki koşullar gerçekten hiç uygun değil" dedi. Sayman, kaburgası kırık bir öğrencinin yerde yatmak zorunda kaldığını da aktardı. 

Saraçhane eylemlerine katılmaları gerekçe gösterilerek tutsak edilenleri İstanbul Barosu ziyaret etti. Silivri Hapishanesi ziyareti sonrası avukatlar açıklama yaparak tutsakların durumu hakkında bilgi verdi.

'ONLARLA BİRLİKTE OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu üyesi Kemal Aytaç, dışarıda uygulanan şiddet, baskı ve işkencenin hapishanede de sürdüğünü belirtti. Aytaç, "Hiç kuşkusuz bunu yapanların kimler olduğunu, kimlerin talimat verdiğini hepimiz biliyoruz. Bunun sorumlusu siyasi iktidardır, bugün ülkeyi yönetenlerdir. Bugün 70 civarında avukat arkadaşımızla 200'ü aşkın tutuklu insanlarımızı ziyaret ettik, onların ihtiyaçlarını, sıkıntılarını paylaştık, moral verdik, bayramlaştık. Bunu savunma adına yapıyoruz. Bunu İstanbul Barosu adına yapıyoruz. İstanbul Barosu avukatları olarak temel sözümüz şudur: Hiç kimseyi savunmasız bırakmayacağız. Dün yaklaşık 40 avukatla, bugün 70 avukatla, yarın daha fazlasıyla Silivri'de olacağız. Bu tutuklanan kadın, genç arkadaşlarımızı, insanlarımıza sahip çıkmaya, onlarla birlikte olmaya devam edeceğiz" dedi.

'BAŞKA SUÇLARDAN TUTUKLANANLARIN KOĞUŞLARI TEMİZLETİLİYOR'
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Sayman üyesi Avukat Ahmet Ergin de, tutsakların koşullarının insani olmadığını dile getirdi. Ergin, "Aradan neredeyse bir haftaya yakın zaman geçmesine rağmen hala hijyen malzemeleri, diş fırçasını bile edinemeyen gençlerle karşılaştık. Bir kısmına, başka suçlardan yargılanan kimselerin bulunduğu koğuşlarda temizlik yaptırılıyor. Bazıları mescit diye ayrılmış yerlerde gecenin sadece kısa bir süresinde yatıp uyuyabiliyorlar. Fiziki koşullar gerçekten hiç uygun değil. Ayrıca cezaevinde bir şiddetten bahsedemezsek de buraya kolundaki platini çıkmış, yüzü parçalanmış, kaburgası kırılmış halde gelen tutuklular var. bunların da isimlerini not ettik. Kaburgası kırılmış halde gelen tutuklu yurttaşımız maalesef sırt üstü yatarak hastanede olması gerekirken hala koğuşta tutuluyor. Elbette başka şeylere de tanıklık ettik. Yüzlerce kişi çoğunluğu genç olmak üzere şafak operasyonlarıyla gözaltına alındı daha sonra Emniyet sürecinden sonra Çağlayan'a sevk edildiler ve bu ülkede ilk kez 2911'den sevk edilen kişilerin terör savcılarınca sorgulandığını gördük. Terör savcıları 2911'i yani cezası 6 ayla 3 yıl arasında değişen en basit tırnak içinde söylüyorum suç sayılan bir suçlamayla gelenleri evrak üzerinden kolaylıkla tutuklamaya sevk edebildiler. Suç ceza hakimlikleri de adeta bir talimat gibi davranarak, sevke uygun kararlar verdiler. Sadece İstanbul'da 270'e yakın kişi tutuklandı, bu son bir hafta içerisinde. Sayın İmamoğlu'yla birlikte tutuklananlar dahil değil bu sayıya, daha sonraki protestolarda tutuklananlar dahil. 100 civarında ev hapsi ve diğer adli kontrol tedbirleri var. Şu an da bu gençlerin aynı zamanda bayram sonrasında sınavları başlıyor, vizeleri başlıyor ve bu vizelerine katılmaları gerekiyor. Tutuklamayı gerektirecek herhangi bir suç işlemediler, demokratik haklarını kullandılar. Eğitim haklarının da elinden alınması doğru olmayacak. Bir an önce itirazlar karara bağlanmalı ve tutuklanan bütün yurttaşlarımız serbest bırakılmalıdır. Burada baro olarak bütün hak ihlallerinin, kötü muamelelerinin, biber gazının, ters kelepçenin artık kanıksanmaması gerektiğini, kanıksamayacağımızı söyleyerek bu konuda gerekli yasal girişimleri yapacağımızı da tekrarlayalım. Bütün hazırlıklarımızı yaptık ve hukuken de bu mücadelemizi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.