Bakan Işıkhan her gün yaşanan iş cinayetlerini yok saydı
Her gün yaşanan iş cinayetlerini, sorumluların yargılanmamasını görmezden gelen Bakan Işıkhan, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin kırmızı çizgileri olduğunu iddia etti. Hızını alamayan Işıkhan, tek bir işçinin bile meslek hayatından yaşamını yitirmediğini öne sürdü.
İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası Fuar Açılışında konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, yaşanan iş cinayetlerini yok sayarak işçi sağlığı ve güvenliğinin kırmızı çizgileri olduğunu öne sürdü. "İnsan onuruna yaraşır çalışma koşulları sağlamak için çalıştık. Hiç kuşkusuz çalışma hayatının kırmızı çizgilerinden biri olarak gördüğümüz iş sağlığı ve güvenliği bu koşulların başında yer alıyor. Bugün gerek ülkemizde gerekse dünyada iş kazaları ciddi bir sorun olarak kritik önemini korumaktadır" iddiasında bulundu.
Oysa ki İSİG Meclisi'nin raporlarına göre son iki yılda 742, AKP'li yıllarda en az 978 çocuk, son üç yılda en az 2 bin 728 genç, 2025 yılının ilk dört ayında 611 işçi iş cinayetinde katledildi. Yaşanan iş cinayetlerinin hepsi önlenebilecekken devletin denetimsizliğine yaslanan patronların ihmalkarlığı nedeniyle gerçekleşti. Üstelik Soma, Amasra, Hendek ve İliç gibi toplu iş cinayetlerinin yaşandığı davalarda faillere göstermelik cezalar verilirken, asıl sorumlular yargılanmadı, sorumluluğu bulunan kamu görevlilerin isimlerinin dosyaya konması bile konuşulmadı.
Bunları unutan ve hızını alamayan Işıkhan, Türkiye'de hiçbir işçinin meslek hastalığı nedeniyle hayatını kaybetmediğini iddia etti. Işıkhan, "İLO'ya göre maalesef her yıl dünyada yaklaşık 3 milyon kişi iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Tek bir çalışanımızın dahi mesleği sebebiyle hayatını kaybetmediği, sağlıklı ve güvenli meslek hayatı hepimizin hedefidir. Önceliğimiz işin geleceğinden önce çalışanımızın geleceği, onların can güvenliği ve sağlığıdır. İşletmelerimize sağladığımız teşvik ve destekler başta olmak üzere bakanlığımızca yapılan tüm bu çalışmalar neticesinde yıllar içerisinde iş kazası ve ölüm oranının ciddi oranda azaldığını görüyoruz" dedi.
Taşeron sağlık işçisi Zafer Açıkgözoğlu, 17 Ağustos 2014 tarihinde yaşamını yitirdi. 14 Haziran 2013 tarihinde yaşanan yoğun yağış sonrası, İstanbul Tıp Fakültesi Acil Travmatoloji binasının zemin katında taşan kanalizasyon sularının, görev tanımlarının tamamen dışında ve hiçbir güvenlik önlemi alınmadan temizlenmesi ve tahliyesi için taşeron temizlik firması görevlendirilmiş, tıkalı kanalizasyonun kapağını açmak zorunda kalan Açıkgözoğlu, diğer işçilerle birlikte lağım suları içerisinde kalmıştı. Olay sonrasında firma işçilerinde bulantı, ishal, karın ağrısı gibi şikâyetler ortaya çıkmış ve acil servise başvurmuşlardı. Açıkgözoğlu'nun on gün içerisinde üçüncü kez başvurduğu acil serviste bilinci kapandı ve karaciğer yetmezliği tanısıyla yoğun bakıma alındı. Yoğun bakımda yapılan tetkiklerde, birkaç ay önce tıbbi atık toplama esnasında eline batan iğneden kaynaklanan Hepatit B virüsü de saptandı. Karaciğer nakli yapılan, organ reddi gelişmesi üzerine ikinci kez nakil programına alınan Zafer Açıkgözoğlu, yaşamını yitirdi. Açıkgözoğlu'nun yaşadığı olaylar bu ülkede meslek hastalığının, iş cinayetlerinin ve ihmalkarlığın somut örneği.