Cumartesi Anneleri: Maksut Tepeli'nin katilleri ortada, mezarı nerede?
Gözaltında kaybedilen yakınları için Galatasay Meydanında eylem yapan Cumartesi Anneleri, 1037. haftada Maksut Tepeli'nin akıbetini sordu.
Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak için bu hafta da Galatasaray Meydanı'nda açıklama yaptı. 1037. haftasına giren eylemde gözaltında kaybedilenlerin fotografları ve kırmızı karanfiller taşındı.
Bu haftaki basın açıklamasını okuyan İkbal Eren, gözaltında kaybedilen Maksut Tepeli'nin hikayesini paylaştı. Eren, "Gözaltında kaybetme, insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. İnsan hakları ve temel özgürlüklerin ağır bir ihlalidir. Her devlet, kendi egemenliği altında bulunan topraklarda gözaltında kaybetmeleri önleyecek ve ortadan kaldıracak etkin, yasal, idari, adli ve diğer tedbirleri almakla yükümlüdür" dedi.
'YARALIYKEN İŞKENCE GÖRDÜ'
"Türkiye'de devlet, bu yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi, gözaltında kaybetmeleri yok saymakta, inkar ve cezasızlık politikaları ile tamamen unutturmak istemektedir" diyen Eren, 41 yıldır akıbeti açıklanmayan ve katilleri Maksut Tepeli'yi unutmayacaklarını söyledi.
28 yaşındaki Maksut Tepeli'nin, Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) üyesi olduğunu belirten Eren, 2 Şubat 1984 tarihinde arkadaşının evine gittiğinde, evde bekleyen polisler tarafından silahla yaralandığı ve yaralı halde Gayrettepe Siyasi Şube'ye götürüldüğünü belirtti.
'GÖZALTINDA KATLEDİLDİ'
Tepeli'nin 3 gün boyunca ağır işkenceye maruz kaldığını, 5 Şubat 1984 tarihinde koma halinde hastaneye kaldırıldığını ve kendisinden bir daha haber alınamadığını hatırlatan Eren, "Gözaltına alındığı inkar edilen Maksut'un izini süren ailesi ve avukatları, 22 yıl sonra, 6 Şubat 1984 tarihinde Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde öldüğüne dair resmi belgelere ulaştı" dedi.
Dönemim iktidarının Tepeli'nin Helvacıdede Kimsesizler Mezarlığı'na defnedildiğini kabul ettiğini, ancak mezar yerinin açıklanmadığı için Maksut Tepeli'nin mezarı hala bulunamadığını belirten Eren, Tepeli'nin katillerinin cezalandırılmadığını, etkin bir soruşturma ve yargılama yapılmadığını kaydetti.
'İNSANLIK SUÇUNDA ZAMAN AŞIMI OLMAZ'
2014 yılında zaman aşımı kararı ile kapatılan dosyaya ilişkin Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvuruda ise mahkemenin, suçun devam eden niteliğini göz ardı ederek "zaman bakımından kabul edilemezlik" kararı verdiğini ve iç hukuk yollarından sonuç alamayan ailenin AİHM'e başvurduğunu hatırlatan Eren, "41 yıl önce Gayrettepe Siyasi Şube'de gözaltındayken kaybedilen Maksut Tepeli için hukuku işletin; onun akıbetini açığa çıkartma, tespit edilen faillerini yargılama yükümlülüğünüzü yerine getirin" dedi.
Eren, "Kaç yıl geçerse geçsin Maksut Tepeli için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten; devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.
Eylem, Galatasaray Meydanına karanfillerin bırakılmasıyla son buldu.