7 Şubat 2025 Cuma

DEM Parti'den bütçeye şerh

DEM Parti Eş Genel Başkanları Hatimoğulları ve Bakırhan, 2025 yılı bütçe görüşmelerine ilişkin Meclis'te yaptıkları konuşmalarda bütçenin halklar için olmadığının altını çizdi. Bütçede işçilerin, emekçilerin, kadınların olmadığına dikkat çeken Eş Genel Başkanlar, savaş bütçesi olduğunu vurguladı. DEM Parti'den bütçeye şerh konuldu. 

Meclis Genel Kurulunda, 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi görüşmeleri 9 Aralık'ta başladı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, bütçeye ilişkin konuşmalarında bütçenin halklardan yana yapılmasını istedi. Öte yandan DEM Parti, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Meclis'e sunulan 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi'ne 214 sayfalık bir şerh düştü, bütçenin savaş bütçesi olduğunu kaydetti.

HATİMOĞULLARI: SURİYE İLE İLGİLİ TAVRIMIZ NETTİR
Görüşmelerde ilk olarak söz alan Hatimoğulları, Suriye'de yaşanan gelişmeleri hatırlattı. Emperyalist güçlerin imalatı olan El Kaide, El Nusra ve Suriye'de uzantıları olan HTŞ dahil olmak üzere; çok sayıda irili ufaklı örgüte işaret eden Hatimoğulları, "Türkiye'deki iktidarın imalatı bu çete örgütü, şu anda  Suriye'de yine faaliyet yürütmektedir.Kuzey Doğu Suriye'deki Kürtlere ve Suriye haklarına karşı kullanılmaktadır. Bu iktidarın Türkiye ve bölgeye yaptığı en büyük kötülük; Kürt sorununda çözümsüzlüğü sürdürmek, Neo-Osmanlıcı hayallere kapılmak ve bunun peşinden giden bir dış siyaset izlemek" dedi. Suriye ile ilgili partisinin tavrının net olduğunun altını çizen Hatimoğulları, çetelerin kimi bölgelerde devam eden müdahalelerinin derhal son bulmasını istedi. Hatimoğulları, "Suriye'nin kaderini Suriye halkları demokratik bir zeminde belirlemeli ve orada demokratik bir anayasa yapım sürecine katkı verilmelidir. Dış müdahaleler derhal bitmelidir. Bugün elimize ulaşan haberler Ayn İsa'da çoğu çocuk 12 sivil TSK güçlerinin SİHA'larıyla katledildi. Minbiç günlerdir bombalanıyor" dedi. Hatimoğulları, Kürtlerin ve Türklerin demokratik zemindeki ittifakı, Ortadoğu halklarına model olacağını kaydetti. 

'BÜTÇEDE KADIN YOK'
Bütçede kadınların olmadığının altını çizen Hatimoğulları, kadınların yaşadığı sorunlara, AKP-MHP'nin saldırılarına ve yargının kadınların aleyhinde verdiği kararlara işaret etti. Kadınların taleplerini hatırlatan ve "Jin, jiyan, azadî" sloganının yasaklanmasına tepki gösteren Hatimoğulları, Meclis kürsüsünde sloganı tekrarladı. Ancak bu sırada mikrofon kapatıldı ve slogan tam olarak duyulmadı" dedi. Hatimoğulları, "Kadının adını belediyeden de silmek için eşbaşkanlık sistemimizi de yok saymak için ne yapıyorlar? Halkın iradesini, kürdün, seçilmişin iradesini, seçme ve seçilme hakkını ortadan kaldırmak için kayyım atıyorlar. Oysa olması gereken bu kadın kurumlarının desteklenmesidir" ifadelerini kullandı.

BAKIRHAN: SURİYE SURİYELİLERİNDİR
Bakırhan da konuşmasına Suriye'de demokratik bir yönetimin ülkeyi yönetmesini arzu ettiklerini söyleyerek başladı. Bakırhan, Suriye'de kurulacak geçici hükümetin demokratik bir sürece geçişin hazırlıklarını yaparak bunu dünyaya deklare etmesi gerektiğini belirtti. Bakırhan "Suriye Suriyelilerindir, Suriye halkının ortak iradesine bütün güçler saygı göstermelidir. Suriye'de yaşayan bütün halkların ve inançların hakları demokratik bir anayasayla güvence altına alınmalıdır. Suriye'de geçmişe benzer bir siyasal iktidara dönüşün yolu artık kapanmalıdır" dedi.

Küresel ve bölgesel güçler arasındaki sancıların bedelini Ortadoğu halklarının ödediğini kaydeden Bakırhan, "Suriye'de bitmeyen çatışmalar, İran'daki teyakkuz hali, Irak'taki belirsizlik ve hepsinin ortasında İsrail'in saldırıları altındaki Filistin ile Lübnan var. Ortadoğu'da taşlar yerinden oynarken, Türkiye'nin bundan etkilenmeyeceğini düşünmek büyük bir yanılgıdır. Bir yandan küreselde, diğer yandan Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere bakıldığında; etrafımızı saran ve yaklaşan 'Büyük fırtına' görülmelidir" ifadelerini kullandı.

'BÜTÇEYİ SAVAŞ BARONLARINA AKITIYORSUNUZ'
Bakırhan, "2025 Bütçesine baktığımızda Sosyal Yardım ve Destekler için bütçeden ayrılan pay 651 milyar TL iken sadece faize ayrılan pay bunun 3 katı yani 1 trilyon 950 milyar TL'dir. Şimdi bu bütçe yoksulun, işçinin, kadının, emekçinin, memurun, dezavantajlı grupların bütçesidir diyebilir misiniz, elbette diyemezsiniz. 2025 yılı merkezi yönetim bütçesi teklifiniz bu çürümeyi büyütme pusulasıdır. Milyonlarca insan açlıkla mücadele ederken, kredi borçları ve icralar alıp başını giderken, esnaf siftah bile yapamazken, teklif ettiğiniz bu bütçe sorunları derinleştirecektir. Bu bütçe teklifinde büyük çoğunluğu aç, yoksul, işsiz halktan toplanan 12 trilyon 800 milyar TL gelir bekleniyor. Yoksulun, emekçinin alın terinden alınan bu kaynak üç kıyak kesime aktarılıyor. Faize 1 trilyon 950 milyar TL, savaş ve güvenlik harcamalarına 1 trilyon 608 milyar TL, teşvik, istisna, muafiyet, garanti ödeme adı altında sermayeye 3 trilyon TL aktarılıyor. Yani halkın bahçesinden toplanan 12 elmanın 6 buçuğu faiz lobilerine, zenginlere, savaş baronlarına aktarıyorsunuz. Geriye kalan 5 buçuk elmayı 85 milyon insan paylaşsın diyorsunuz" dedi.