12 Mayıs 2025 Pazartesi

Doğan: Süreç herkesi demokratik değişim ve dönüşüme davet ediyor

PKK'nin 12. Kongresi'nde aldığı silah bırakma kararını değerlendiren DEM Parti Sözcüsü Doğan, "değişim ve dönüşüm sürecindeki sorumluluğun farkında olduklarını" söyledi. Doğan, barışın tesisi için mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirdi. 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısıyla PKK'nin 12. Kongresi'nde aldığı kararları değerlendirdi. Parti olarak siyasi hayatlarının en önemli MYK toplantısını gerçekleştirdiklerini belirten Doğan, gündemlerinde Kürt sorunu bağlamında süren süreci ve PKK'nin aldığı kararlar olduğunu kaydetti.

'DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜM SÜRECİNDEKİ SORUMLULUĞUMUZUN FARKINDAYIZ'
"Uzun süreli çatışmalı süreçte yaşamlarını yitiren tüm insanlarımızı derin bir hürmetle anarak başladık. Ortak kederimizi yüreğimizde taşıdığımızı, tüm yitirdiklerimizin anısını, hiçbir ayrım fark etmeksizin kutsal bir emanet olarak koruyarak; ortak geleceğimizi inşa etme sözümüzü yineledik ve bugün ilk kez Merkez Yürütme Kurulumuz, bunlara sadakat için saygı duruşuyla başladı" diyen Doğan, Kürt sorununun çözümsüzlüğünün 50 yılda derin toplumsal yaralar açtığının ve bu sorunun çözümünde yeni bir sayfanın açıldığını söyledi. Doğan, şunları söyledi: "PKK kongre kararlarını açıkladı ve fesih kararını duyurdu. Aslında beklenen oldu. Çünkü ilk gün, yani 27 Şubat çağrısından hemen sonra PKK'li yöneticiler yaptıkları açıklamada bu çağrının gereklerini koşullar sağlandığı takdirde yerine getireceklerini duyurmuşlardı. Bu kararın tarihsel öneminin altını çiziyoruz. Bu sadece bir fesih kararı değil. Herkesi demokratik değişim ve dönüşüme davet eden yeni bir inşa süreci. Biz DEM Parti olarak; bu kararın bu yüzden de çok önemli bir karar olduğunun altını çiziyoruz. Bir dönem kapanıyor.  Evet, yeni ve umut dolu bir dönemin kapıları aralanıyor. Hepimiz için aralanıyor. Yalnızca yeni bir tarihe tanıklık etmiyoruz, aynı zamanda yeni bir tarih yazımına da talibiz. Dolayısıyla bugün MYK'de alacağımız kararlar, çizeceğimiz yol haritası yalnızca bu anı değil, ülkenin geleceğini şekillendirecek bir ciddiyetle tartışılıyor. Bu değişim ve dönüşüm sürecindeki sorumluluğumuz farkındayız."

'BU BÜYÜK FIRSATI HEBA ETMEMELİYİZ'
Kürt sorununun demokratik çözümünün önünde engel gibi gösterilen, her defasında bir gerekçe olarak masaya konulan her şeyin ortadan kalktığının altını çizen Doğan, PKK'nin silahlara veda ettiğini hatırlattı. Doğan, şöyle devam etti: "Bu büyük fırsatı heba etmemeliyiz. Keşke dememeliyiz. İyi ki yaptık diyebilmeliyiz. İyi ki halkların yüzyılını birlikte inşa ettik diyebilmeliyiz. Bu, omuzlarımızdaki ağır ve çok kutsal bir sorumluluktur. O nedenle hepimiz buna itina ile yaklaşmalıyız. Burada altını çizmek istediğimiz bir başka önemli konu; bıkmadan ve usanmadan, komplolara, suikast girişimlerine, sabotajlara, provokasyonlara ve yıllardır tutulduğu tecride rağmen sayın Öcalan'ın onlarca yıldır yürüttüğü demokratik çözüm çabalarının bugün meyvesini verdiğini görüyoruz. Bu nedenle bunun öneminin ısrarla altını çiziyoruz. Koşulları, geçen dönemleri, akamete uğramış süreçleri, provokasyonları ve ardındaki tarihsel arka planı hatırladığımızda, tüm bu arka planla birlikte bunun başarılabilmiş olması ve bugün ortaya çıkmış olması herhangi bir karar olarak değerlendirilmemeli, bu şekilde yaklaşılmalıdır. Şu saatlere kadar iktidar kanadından bu konuya dair gelen açıklamaları memnuniyetle karşıladığımızı ifade etmek isteriz. Bu dakikalara kadar takip edebildiğimiz kadarıyla yapılan ilk açıklamalar olumlu açıklamalardır. Ancak tabii önümüzdeki günleri ve bundan sonrasını da birlikte izleyecek, göreceğiz."

'AÇIKLANAN KARAR DIŞINDA BİR DETAYA SAHİP DEĞİLİZ'
Partisinin herkesi "ezber bozmaya" ve "bu fırsatın ciddiyetine uygun bir şekilde pozisyon almaya" çağırdığını söyleyen Doğan, şunları söyledi: "Telaşa mahal yok ama hıza ihtiyacımız var. Niye hıza ihtiyacımız var, çünkü böylesi süreçler aynı zamanda kırılganlıkları bağrında taşır. Kırılgan olmaması için telaş yapmadan hızlı bir biçimde bunu hukukla güçlendirmemiz gerekiyor. Hukukla güçlendirebilmek için de çok çeşitli yerlerin ve toplumun görevlerini az önce hatırlattık. O yüzden bu süreci korumak zorundayız. Sayın Öcalan tecrit koşullarında. Sizler şu anda kendisine sorularınızı yöneltemiyorsunuz. Doğrudan bir irtibat ve temas kurulamıyor. Bu koşulların değişmesi gerektiğini biz buradan çok sık ifade ettik. Özgür çalışma koşullarının oluşması gerektiğini, bu sürece aktif bir biçimde katılması gerektiğini ifade ettik. Temennimiz önümüzdeki dönem bunun da gerçekleşmesi. Yine Kandil ile ilgili soracağınız soruların bizde yanıtları yok. Biz kamuoyuna açıklanan kararlar dışında herhangi bir detaya sahip değiliz. Bunun dışında da şu anda yol haritamıza ilişki şu ana kadar paylaştığımın dışında yeni bir şey yok."