Gazetecilerin ev hapsi kaldırıldı
![](/Uploads/HaberFoto/etha-20250210-izmir-gazeteciler.jpeg)
İlk duruşması görülen gazeteciler Semra Turan, Tolga Güney ve Melike Aydın, gazetecilik faaliyetlerinin suç sayılamayacağını vurguladı. Mahkeme, Melike Aydın ve Tolga Güney'ın ev hapsi ile Semra Turan'ın adli kontrol şartının kaldırılmasına karar verdi. Duruşmalar 12 Mayıs'a ertelendi.
Mezopotamya Ajansı (MA) muhabirleri Semra Turan ve Tolga Güney ile JINNEWS muhabiri Melike Aydın'ın mesleki faaliyetleri nedeniyle "örgüt üyeliği" iddiasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması İzmir 13'ncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Gazeteciler ve avukatlar duruşmada hazır bulundu. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Selman Çiçek, Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Temsilcisi Özgür Öğret ile Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği üyeleri de duruşmayı takip etti.
AYDIN: HABER ARŞİVLERİM SUÇ SAYILDI
Kimlik tespitinin ardından JINNEWS muhabiri Melike Aydın'ın savunması alındı. Mesleki faaliyetlerinin suç sayıldığını ifade eden Aydın, "Yaptığım görüşmeler suç sayılıyor. Haber kaynaklarımla sadece haber içerikli konuşmalar yaptım. Haber kaynaklarımı 'yöneltiyormuşum' algısı doğru değildir. İddianameyi yazanların gazetecilik ile ilgili bilgileri ve fikirleri yok. İkinci kez bu şekilde yargılanmak beni çok yordu. Hep benzer suçlamalar söz konusu. Haber arşivlerim yine suç sayılmış. Bazı haberlerim özellikle seçilip suç sayılmış" dedi.
Melike Aydın'ın avukatı Şükran Öztürk, müvekkilinin benzer suçlamalarla yargılandığına işaret ederek, "Gazeteci, birçok insanla etkileşime girer. Çünkü gazeteci kamuoyunu aydınlatır. Müvekkilin yaptığı haberlerin suçlama konusu olması kasıtlı bir şekilde yapılmıştır. Buradaki amaç Melike'nin gazetecilik faaliyetlerinin engellenmesi. Gazeteci her meseleyi işleyebilir. Dosyada propaganda amacı taşıyan hiçbir haber yok. Bu anlamda müvekkile atılı suçları kabul etmiyoruz" dedi.
Savcı, dinlenmeyen tanıkların dinlenmesi için gerekli işlemlerin yapılmasını istedi. Ayrıca adli kontrol talebinin devamını istedi. Avukat Şükran Öztürk, savcının talebini karşı çıkarak, adli kontrol şartı kaldırılarak beraat kararı verilmesini istedi.
TURAN: KİMSEDEN TALİMAT ALMAYIZ
Gazeteci Semra Turan, "Bizler gazeteciyiz. Kimseden talimat almayız. İlla bir talimat olarak algılanacaksa toplumun yaşadığı her sorun ve kamuoyunda duyulması gereken her olay bu ülkede yaşayan gazetecilere birer talimattır" dedi.
Kürt sorununun çözümüne dair yaptığı haberlerin suçlama konusu yapıldığını ifade eden Turan, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisi bile Kürdistan ibaresini kullanmış ve kendisine gelen eleştirilere 'Kayıtlara baksalar Kürdistan'ı meclisin ilk zabıtlarında görecekler' sözlerini biliyoruz. En yakın dönemde MHP lideri Devlet Bahçeli, Meclis çatısı altında Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecridin kaldırılmasını ve ailesi ile görüşmelerin yapılmasını istedi. Akabinde Abdullah Öcalan ile görüşmeler oldu. Yine Bahçeli, Öcalan için 'umut hakkı'ndan bahsetti, aslında bir nevi özgürlüğünü istedi. Ülkeyi yönetenlerin yaptığı bu açıklamalar suç sayılmazken, halkın görüş ve taleplerini haber yapan gazeteciler suçlanıyor. Buralardan bir suçlama çıkacaksa o zaman Cumhurbaşkanı ve Devlet Bahçeli'nin de yargılanması gerekecek. Çünkü Bahçeli'nin açıklamaları aslında uluslararası hukuka aykırı olan ve Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin uygulandığının itirafı. Öcalan'ın özgürlüğünü istenilmesinin de suç olmadığının kanıtıdır" ifadelerini kullandı. "Kimseden zorla röportaj alıp zorla kamuoyu oluşturmuyoruz. Bu ülkede olup bitenleri yazıyoruz" Turan, sosyal medya paylaşımlarının da düşünce özgürlüğü kapsamında olduğunu vurguladı.
Savcı Semra Turan hakkında "örgüt üyeliğinden" ceza talep etti. Avukatlar, süre talebinde bulundu.
Mahkeme, Melike Aydın ve Tolga Güney'ın ev hapsi adli kontrol şartı ile Semra Turan'ın adli kontrol şartının kaldırılmasına karar verdi. Her 3 gazetecinin yurt dışı adli kontrol şartı ise kaldırılmadı. Duruşmalar 12 Mayıs'a ertelendi.