20 Şubat 2025 Perşembe

Gözaltı ve tutuklamalar pek çok kentte protesto edildi

HDK'ye dönük operasyon ve BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen'in tutuklanması, Antakya, Mersin ve İzmir'de protesto edildi.

Halkların Demokratik Kongresi'ne (HDK) yönelik operasyonda çok sayıda siyasetçi, gazeteci ve sanatçının gözaltına alınması ve Başpınar'da direnen işçilerin öncülerinden Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen'in tutuklanması birçok kentte protesto edildi.

ANTAKYA
Antakya Emek ve Demokrasi Platformu, Sevsen Nevzat Ortaokulu karşısında yaptıkları basın açıklaması ile HDK'ye dönük baskı ve gözaltıları protesto etti. Çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Parti Meclis üyesi Hülya Kavuk ortak basın metnini okudu. "Baskılar ve gözaltılar bizi yıldıramaz! Demokrasi, adalet ve özgürlük mücadelesi engellenemez!" diyen Hülya Kavuk, İstanbul merkezli yürütülen soruşturma kapsamında, HDK'ye dönük 10 ilde yapılan baskınlarda en az 52 kişinin gözaltına alındığına işaret etti.

'HİÇBİR BASKI HALKIN HAKLI MÜCADELESİNİ DURDURAMAYACAK'
Gözaltılar, hukuksuz operasyonlar ve baskıların demokratik mücadeleyi durduramayacağını ifade eden Hülya Kavuk, "Türkiye halkları baskılar karşısında diz çökmedi, bundan sonra da çökmeyecek. Eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesi verenler, hukuksuzluklara karşı direnenler her zaman kazanmıştır, yine kazanacaktır. Türkiye'nin demokratik geleceğini savunan, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunan herkesin ortak talebi açıktır: Hukuksuz gözaltılar ve baskılar derhal durdurulmalıdır! Gözaltına alınan tüm arkadaşlarımız serbest bırakılmalıdır! Yargı bağımsızlığı sağlanmalı, siyasi baskılara son verilmelidir! İfade özgürlüğü, örgütlenme hakkı ve siyasi faaliyette bulunma özgürlüğü güvence altına alınmalıdır! Kayyum uygulamalarına son verilmeli, halkın iradesine saygı gösterilmelidir! Bu ülkenin geleceği baskı ve hukuksuzlukta değil, demokrasi ve barıştadır. Hiçbir baskı halkın haklı mücadelesini durduramayacaktır" dedi.

MERSİN
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu ise Özgür Çocuk Parkı'nda basın açıklaması gerçekleştirdi. "Sendikal faaliyete, emek mücadelemize kelepçe vurulamaz. Mehmet Türkmen serbest bırakılsın" pankartının açıldığı açıklamada sık sık, "Baskılar bizi yıldıramaz", "Mehmet Türkmen yalnız değildir" ve "Birleşe birleşe kazanacağız" sloganları atıldı.

Kayyum atamalarını, gözaltı ve tutuklamaları kınayan Kemal Göçmen, "AKP iktidarı sadece muhalefeti sindirmek için değil, ekmeğini büyütmek için mücadele eden işçi, emekçi için de yargı sopasını kullanmaktadır. Her türlü baskıya rağmen mücadelesi engellenen, grevi yasaklanan işçi, iradesi gasp edilen halk yeniden kazanmıştır. Kişiler hapsedilebilir ama düşünce hapsedilemez. Mersin'den sesleniyoruz; tutuklananlar sadece sendika başkanı, sanatçılar, siyasetçiler değil, emek mücadelesidir. Şimdi birleşme, mücadeleyi büyütme zamanıdır" dedi.

'BU BASKILAR BİZİ KORKUTAMAZ' 
Emek Partisi (EMEP) Mersin İl Başkanı Sedat Başkavak, gözaltı ve tutuklamalara tepki göstererek, "İki Türkiye var; bir tarafta AKP iktidarının antidemokratik uygulamaları karşısında açlığa, yoksulluğa, sefalete, iradesinin gasp edilmesine karşı direnen işçiler, emekçiler, ezilen halk kitleleri, bir tarafta da Cumhur İttifakı ve onun etrafında birleşmiş sermaye çevreleri. Bu baskılar, gözaltılar bizi korkutamaz, bizi sindiremezsiniz" diye konuştu.

SYKP Mersin İl Eşbaşkanı Canan Yüce ise, "Biliyoruz ki bu iktidar halklara düşman, kadınlara düşman. Bizler kadın mücadelemizden, ekoloji ve halkların özgürlük mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz" dedi.

İZMİR
Seferihisar Demokrasi Platformu, kayyum atamalarına, gözaltı ve tutuklamalara karşı Cumhuriyet Meydanında yan yana geldi.

Basın metnini okuyan Şuayip Bilici, Başpınar'da sefalet ücreti dayatmasına karşı süren direnişe işaret ederek, "İşçiler, emekçiler sömürüyü ortadan kaldırarak herkese insanlığını geri kazandıracak bir sınıftır. Onlar bu ülkeyi yaşanabilir bir yer haline getirecek yegane sınıftır. İşçilerin sendikalaşmasından, birleşmesinden, sözünü söylemesinden, hak ve özgürlüklerini savunmasından korkuyorlar. İşçilerin sınıfsız, sömürüsüz, insanca bir dünya yaratma ideasından korkuyorlar. Savaşsız, sınırsız, adil, herkesten yeteneğine göre herkese ihtiyacı kadar bir yaşamdan istemiyorlar. Bu yüzden bu yaşamı kuracak biricik sınıftan bu kadar korkuyorlar" dedi.

Diğer yanda Van halkının iradesine kayyum atandığına işaret eden Bilici, "Biliyoruz ki, kayyum politikası ülkede demokrasiden, barıştan, emekten yana olan herkese verilmiş bir gözdağıdır. Kimsenin kendini halkın iradesi ve yargının yerine koyma hakkı yoktur. Bu durum rejimin temel bir özelliği haline gelse de demokrasiye yapılan darbeleri kabul etmedik, etmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

'GÖZALTILAR DERHAL SERBEST BIRAKILSIN'
Bilici, şöyle devam etti: "Seferihisar Emek ve Demokrasi Güçleri olarak Gaziantep Valiliğinin hukuka aykırı yasaklamalarını sona erdirmesini, işçilerin söz söyleme özgürlüğü önündeki tüm engellerin kaldırılmasını talep ediyoruz. Bununla birlikte bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; halk iradesine vurulan kayyum darbesinden derhal vazgeçilmelidir. Hukuk dışı yollarla baskı ve zor yöntemleriyle halkın iradesinin gasp edilmesine son verilmelidir. Gözaltılar derhal serbest bırakılmalı, seçilmiş belediye başkanları görevine iade edilmelidir."