Hatimoğulları'ndan Gazze'ye insani yardım ulaştırılması çağrısı

Partisinin il eşbaşkanları toplantısında konuşan Hatimoğulları, sürecin en önemli adımı olarak komisyonun kurulduğunu ancak ana çalışma konularına yeterince odaklanmadığını söyledi. Hatimoğulları, komisyonun umut hakkını acilen gündemine alması ve Öcalan'la görüşmesi gerektiğini söyledi. Siyonist İsrail'in soykırım saldırılarına dikkat çeken Hatimoğulları, "Bir an önce Refah Sınır Kapısı açılmalı ve insani yardım koridoru güçlü bir biçimde sahiplenilmeli. Oraya insani yardım acilen ulaştırılmalıdır" dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, il eşbaşkanları toplantısının açılış konuşmasını yaptı.
Hatimoğulları, 6-7 Eylül pogromunun 70. yılına işaret etti, pogromla yüzleşilmesi gerektiğini kaydetti.
Siyonist İsrail'in Filistin'e yönelik soykırım saldırılarına işaret eden Hatimoğulları, "Bir an önce Refah Sınır Kapısı açılmalı ve insani yardım koridoru güçlü bir biçimde sahiplenilmeli. Oraya insani yardım acilen ulaştırılmalıdır" dedi.
Kürt halk önderi Abdullah Öcalan'ın çağrısını hatırlatan Hatimoğulları, Türkiye'de iç barış deyip, Rojava'yı, Kuzey ve Doğu Suriye'yi tehdit etmenin birbiriyle uyuşmadığını belirtti. "Biz burada barışı ve demokrasiyi tesis edeceksek aynı şeyi 914 km'lik sınıra sahip olduğumuz Suriye ile de yapmak zorundayız" diyen Hatimoğulları, Türkiye gerçekten bir güvenlik koridoru oluşturmak istiyorsa güvenlik koridorunun barıştan geçtiğini unutmaması gerektiğini de ekledi.
Türkiye'nin Türkiye'deki çözüme odaklanması, Suriye'nin de Suriye'deki çözüme odaklanması gerektiğini söyleyen Hatimoğulları, "Buranın Kürdü Türkiye ile, Suriye'nin Kürdü Şam yönetimiyle görüşmelerini devam ettirmelidir. Türkiye'nin Suriye'ye yapacağı en büyük iyilik sadece orada barışı ve demokrasiyi desteklemek olur" ifadelerini kullandı.
Süreç kapsamında kurulan komisyonun hala ana çalışma konularına yeterince odaklanmadığının altını çizen Hatimoğulları, komisyonun çalışması gereken en acil konulardan birinin umut hakkı olduğunu dile getirdi. Hatimoğulları, "Ve yine bunun yanı sıra, bu sürecin baş aktörü olan sayın Öcalan'la bu komisyonun tez elden, zaman kaybetmeden gidip İmralı'da bu görüşmeyi gerçekleştirmesi çok önemlidir. Hatta hayati bir öneme sahiptir" dedi.
Türkiye halklarının barış sürecini desteklediğini ancak aynı zamanda da güvenmek istediğine dikkat çeken Hatimoğulları, bunun yolunun iktidarın ve devletin somut adım atmasından geçtiğini belirtti.
CHP'ye yönelik operasyonlara işaret eden Hatimoğulları, "İktidar gerçekten barış sürecinde samimiyse muhalefetin üzerindeki baskılara son vermelidir" çağrısı yaptı.
DEM Parti gençliğinin uyuşturucu ve çeteleşmeye karşı başlattığı mücadeleyi işaret eden Hatimoğulları, bütün gençleri "özellikle bu çeteleşme ve uyuşturucu faaliyetlerine karşı, kullanımına karşı çok güçlü bir örgütlenme" çalışması yürütmeye, bu konuda görev üstlenmeye çağırdı.
Sürecin en büyük sahiplenicisi ve öncüsünün kadınlar olduğunu söyleyen Hatimoğulları, "1 Ekim'den bu yana kadınlar 7/24 alanlarda, meydanlarda oldu ve biz kadınlar Jin, Jiyan, Azadî felsefesiyle örgütlü mücadelemizi devam ettireceğiz" dedi.
Demokratik toplumun ve barışın zemini için güçlü bir örgütlenme çalışması yürütmeleri gerektiğini söyleyen Hatimoğulları, "Her mahallede, her iş yerinde, her fabrikada, her okulda, tarlada varlığımızı hissettirmeliyiz. DEM Parti her yerde olabilmelidir. Böylece biz barışı ve demokratik toplumu bir teorik tez olmaktan çıkarıp hayatlarımızda pratikleştirmeyi bu şekilde başarabiliriz" vurgusu yaptı.