2 Ağustos 2025 Cumartesi

HepsiJet işçileri direnişin 10. gününde: Bu düzeni değiştirmeye geldik

Direnişin 10. gününde Esenyurt Kıraç Bölge Müdürlüğü önünden seslenen HepsiJet işçileri, "Görmezden geldiğiniz işçiler on gündür kapınızda onurumuzla, alın terimizle, emeğimizle, mücadelemizle haklarımızı alana devam edeceğiz. Güzel günleri kapıda beklemiyoruz, artık biz kapıyı zorluyoruz. Çünkü biz bu düzeni değiştirmeye geldik" dedi.

HepsiJet işçileri direnişlerinin 10. gününde Esenyurt Kıraç Bölge Müdürlüğü önünde eylem yaptı. 

"Depo işçisi köle değildir. Hakkımız ver" pankartı açan işçiler, "Köle değil işçiyiz, birleşirsek güçlüyüz", "HepsiJet işçisi köle değildir", "Direne direne kazanacağız", "Bu daha başlangıç mücadeleye devam", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", "İşçiler burada patronlar nerede" sloganları atıldı.

Eyleme Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Özgül Saki, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) ile Ekmek ve Onur katıldı.

İşçiler adına açıklama yapan işçiler, Welat Çakır,  direnişin 10. gününde olduklarını ve ilk günkinden daha kararlı olduklarını kaydetti. HepsiJet patronlarına seslenen Çakır, "Direnişimizin 2. gününde bizimle diğer işçiler arasına mavi branda çektiğiniz. O brandayla direnişimizin sesini kısabileceğinizi, arkadaşlarımızla etkileşimimizi engelleyebileceğinizi sandınız. Fakat yanıldınız, şimdi kapattığınız camları açın ve bize yaşattıklarınızı dinleyin" dedi. Sosyal medyada, televizyonda her yerde yaşadıkları haksızlığı anlattıklarını belirten Çakır, "Haklarımızı alana, çalışanların koşulları iyileştirilene kadar geri adım atmayacağız. Biz haklıyız ve güçlüyüz" diye konuştu. 

'YARIN KUZUYOLU DEPOSU ÖNÜNDEYİZ'
"Emeklerinizi yok saydığınız 28 işçiyle birlikte buradayız. Karşınızda işçi sınıfı var. işçi sınıfının gücünü hafife almayın. İşçi sınıfı sizi o koltuklardan indirmeyi biliyor. Köle muamelesi yaptığınız işçi sınıfı artık uyandı, hakkını arıyor ve hakkını alacak" diyen Çakır, yarın Esenyurt'taki Kuzuyolu deposunun önünde olacaklarını kaydetti.

'PAZARTESİ GENEL MÜDÜRLÜKTEYİZ'
Pazartesi günü ise Şişli'deki HepsiJet Genel Müdürlüğü önünde olacaklarını ifade eden Çakır, "Siz suçunuzu biliyorsunuz ve bu yüzden işçilerin yüzüne bakamıyorsunuz" dedi. Patronlara seslenen Çakır, patronların güvenlikçi olmayan insanlarla işçilerin üstünü arattığını, çıplak elle üst araması yapıldığını, iş kazası geçiren işçilerin hastaneye götürülmediğini ve bunların suç olduğunu vurguladı.

EREN: SUSMAYACAĞIZ, YILMAYACAĞIZ
Daha sonra direnişteki işçilerden Nergis Eren söz aldı. Eren, "Burası bir direniş alanı ama sadece pankartların, sloganların, megafonların alanı değil. Burası sabrın, cesaretin, dayanışmanın sınandığı bir meydan" dedi. "Bıkmacağız, yılmacağız, susmayacağız, susturamayacaksınız" diyen Eren, HepsiJet yönetimine seslenerek, "İşçilerin alın terine göz dikmeye alıştınız, gözümüzün içine baka baka yalan söylemeye de. Ama ben ve 28 onurlu arkadaşım, bu mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz" dedi.

'BU DÜZENİ DEĞİŞTİRMEYE GELDİK'
"O koltuklarınızda bir dakika bile tedirgin oturmuyorsanız, işlerin gücünü hâlâ anlayamamışsınız demektir ama anlayacaksınız. Çünkü bu sefer görmezden geldiğiniz işçiler on gündür kapınızda onurumuzla, alın terimizle, emeğimizle, mücadelemizle haklarımızı alana devam edeceğiz. Güzel günleri kapıda beklemiyoruz, artık biz kapıyı zorluyoruz. Çünkü biz bu düzeni değiştirmeye geldik" diyen Eren, dayanışmanın güç olduğunu belirtti. "Hep birlikte kazanacağız, biz o camları da o koltukları da sarsacak kadar güçlüyüz" diyen Eren, direnişe destek verenlere teşekkür etti.

YAŞA: BİZ KAZANACAĞIZ
Bir diğer işçi Amine Yaşa, sıcağa, baskıya, tehdide rağmen direnmeye devam ettiklerini vurgulayarak, "Çünkü biz köle değiliz. Çünkü biz sustukça onların pervasızlığı büyüyor, çünkü biz sindikçe onlar daha da saldırganlaşıyor" dedi. "Yönetim 10 gündür görmemezlikten geliyor. Masaya gelmiyor, konuşmuyor, çözüm üretmiyor. Ama biz biliyoruz: Sessizlikleri, suçluluklarının itirafıdır. O koltuklarda oturanlar, bu utancın sorumlusudur. İşçiyi hor gören, emeği yok sayan, hakkı gasp eden herkes bu düzenin parçasıdır" diyen Yaşa, emeğinin karşılığını ve insanca yaşamak istemenin lütuf değil, hak olduğunu ifade etti. Yaşa, "Bu direnişi ne tehdit sökebilir, ne oyalama taktikleri. Taleplerimiz karşılanmadan bu direniş bitmeyecek. Yönetim duysun: Ya biz kazanacağız, ya biz kazanacağız" dedi.

KILIÇ: YÖNETİM MOBBİNG UYGULUYOR
Ozan Kılıç ise "Bugün burada, bu düzenin bize dayattığı sömürüye karşı sesimi yükseltmek için konuşuyorum. Çalıştığım süre boyunca defalarca ayrımcılığa maruz kaldım" diye konuştu. Ağır çalışma koşullarında defalarca sakatlandığını kaydeden Kılıç, yönetimin hakaret ettiğini ve provokatör davranışlarda bulunduğunu kaydetti. Kılıç, "Bu sadece kötü yönetim değil, bilinçli bir mobbingdi. Bu sömürü düzenini kabul etmedim, etmeyeceğim. Bugün burada sadece kendim için değil, içeride hala aynı koşullarda çalışmak zorunda bırakılan tüm işçi arkadaşlarım için de konuşuyorum" diye ifade etti.

YAŞA: EMEĞİMİZİN HESABINI SORUYORUZ
Direnişteki Ali Yaşa ise HepsiJet patronlarına seslenerek, "İçeride nasıl sessizce baskı kuruyorsanız, burada da aynı tavrınızı sürdürüyor, yine susuyorsunuz. Çünkü karşımıza çıkacak yüzünüz yok. Çünkü biliyorsunuz: biz haklıyız. Biz işçiler, güvenlik ruhsatı dahi olmayan, denetimsiz bir depoda çalıştırıldık. Bir hafta boyunca susuz bırakıldık. İçeride vantilatör yok, hijyen yok, ilk yardım ekipmanı yok. Sadece baskı, mobbing, tehdit, azar var" dedi.

Pazar günleri zorla çalıştırıldıklarını, gece çalışmalarına rağmen gece farkı ücretlerinin ödenmediğini belirten Yaşa, "Sigortalarla oynadınız, giriş-çıkış tarihleriyle oynayıp hakkımızı gasp ettiniz. Yaralanan işçiyi bile kamyon kasasında hastaneye gönderdiniz. Biz alın terimizin, emeğimizin, sağlığımızın, onurumuzun hesabını soruyoruz" dedi.

SAKİ: DEPO İŞÇİLERİNİN HAKKI GASP EDİLİYOR
Daha sonra konuşan DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, depo işçilerinin işçi sağlığı ve işçi güvenliği olmaksızın çalıştırıldığını belirterek, "Depo işçileri, tüm hakları gasp edilerek çalıştırılıyor ve en haklı talepleri bile mobbing ile bastırılıyor. Su talebine bile parton kulaklarını tıkıyor" diye kaydetti.

'KADIN İŞÇİLER TACİZE UĞRUYOR'
İşçilerin oturma haklarının bile elinden alındığını, boylarından kat be kat büyük kolileri taşımak zorunda bırakıldığını kaydeden Saki, "Kadın işçilere de 'Burası erkek iş yeri' denilerek kadın emeği değersizleştiriliyor. Tacizle kadın işçileri yıldırmak istiyorlar" dedi. Patronların suç işlediğini ifade eden Saki, "İşçilerin haklarının hemen verilmesi gerekiyor" diye kaydetti. 

'BU DÜZENİ DEĞİŞTİRMEK ZORUNDAYIZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kamu emekçilerinin grevini yasaklamasına değinen Saki, patronların bu yasaklardan güç aldığını belirterek, "Ama tarihte Kavel, 15-16 Haziran, HepsiJet, Novamed direnişleri bize öğretti ki. Direniş kazandırır. Hangi sektörde, hangi mevzuata bağlı olursak olalım, güçlerimizi birleştirmek ve bu işçi düşmanı düzeni değiştirmek zorundayız" diye konuştu.