'Hiçbir güç iradesine sahip çıkanları yenemez'

Van Büyükşehir Belediyesi'ne dönük kayyum darbesine karşı direnişin 6'ıncı gününde yürüyüş düzenlendi. Eylemde konuşan kayyum darbesiyle görevden alınan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Sönük, kayyum politikası ve baskı uygulayanların Kürt halkının mücadelesine çarpacağını söyledi. DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır da, Van halkının gece gündüz direndiğini hatırlatara, "Hiçbir güç, hiçbir düşman; gece gündüz bu soğuklarda iradesine sahip çıkanları yenemez" dedi.
Van Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum darbesinin ardından halkın başlattığı direniş sürüyor. İpekyolu ilçesinde bulunan Cumhuriyet Caddesi'nden Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İl binasına yürüyüş düzenlendi. DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, kayyum darbesiyle görevden alınan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Sönük, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri, Van Barış Anneleri Meclisi, yerine kayyum atanan Van Belediyesi Eşbaşkanları Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan ve binlerce kuşunun katıldığı yürüyüşte sık sık, "Direne direne kazanacağız", "Bijî serok Apo", "Kayyumlar halka hesap verecek", "Eşbaşkanlar onurumuzdur" sloganları atıldı.
Kayyum darbesinin 6'ıncı gününde yapılan eylemde, 21 Şubat Dünya Anadil Gününe ilişkin de açıklama yapıldı. "Statûya Kurdî, perwerdehiya bi Kurdî" pankartının açıldığı açıklamada konuşan Heval Dilbahar, Kürtlerin tarihin en kadim halklarından biri olduğunu söyledi. Kürt dilinin de insanlığın en eski dillerinden biri olduğunu kaydeden Dilbahar, Kürt dilinin resmi olarak kabul edilmediğini, asimilasyonla kuşatıldığını belirtti. Kürt dilinin kabul edilmemesini soykırım olarak nitelendiren Dilbahar, "Her ne kadar Kürt halkının tarihsel mücadelesi sonucunda bu politika başarısızlıkla sonuçlanmış olsa da birçok bakımdan farklı yöntem ve araçlarla devam etmektedir. Milyonlarca Kürt çocuğu hala büyük bir zulümle karşı karşıya kalıyor ve kendi dillerinden koparılıyor, kendi dillerinde eğitim alamıyorlar" dedi.
'KÜRT DİLİ DE TECRİT EDİLİYOR'
Türkiye'de dile yaklaşımının Kürtlere yaklaşımla doğrudan ilgili olduğunu belirten Dilbahar, "Çünkü her alandaki baskı ve tecrit birbiriyle ilişkilidir. Bunun en somut örneği sayın Abdullah Öcalan'a yönelik tecrittir. Sayın Öcalan'ın geçmişten bugüne kadar tarihsel, toplumsal, özgürlükçü paradigması ile tüm dillerin, kültürlerin ve kimliklerin özgürlüğü için eşsiz bir mücadele veriyor. Sayın Öcalan Kürt dilinin ve diğer tüm dillerin korunması için sıklıkla tarihi çağrılarda bulunmuştur. Dolayısıyla sayın Öcalan'ın tecridi aynı zamanda Kürt dilinin ve diğer tüm dillerin de tecrit edilmesidir. Sayın Öcalan'ın fiziki özgürlük mücadelesi elbette Kürtçenin ve diğer tüm dillerin özgürlük mücadelesi olacaktır" diye konuştu.
'HALKIMIZIN DİRENİŞİ ZAFERE ULAŞACAK'
Batman Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Sönük de eylemde söz aldı. Ömrü tükenen AKP iktidarının kayyum politikası ve baskılarla ömrünü uzatmaya çalıştığını söyleyen Sönük, "Ama bu Kürt halkının mücadelesine çarpacaktır. Van halkının iradesini sandıkta yenemediler, mazbata gasbında alamadılar ve yeni oyunlar oynadılar. Van halkı bu politikalara izin vermedi. Kürt halkının iradesine el konulmasının kolay olmadığını mücadelemizle gördüler. Kadınların ve Kürt halkının özgürlüğü için yola çıkılmış ve Kürdistan'ın özgürlüğüne kadar devam edecektir. Bu mücadele asla bitmeyecek. Halkımızın direnişi zafere ulaşacaktır" dedi.
'HİÇBİR GÜÇ GECE GÜNDÜZ İRADESİNE SAHİP ÇIKANLARI YENEMEZ'
Son olarak konuşan DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır söz aldı. Herkesin Van halkının direnişini izlediğini söyleyen Bayındır, "Bizim mücadelemiz dil ve kültür mücadelesidir. Çünkü dil ve kültür bir halkın varlığıdır. Bunu kabul etmeyenler karşısında büyük bir mücadele veriyoruz. 100 yıldır dilimizi ve kültürümüzü yasaklayanlar bugün Van'a ve Kürdistan'a baksınlar. Van'ın günlerdir verdiği direniş, dil ve kültür direnişidir de. İradeye nasıl sahip çıkıldığını görmek için Van'ın 1-2 Nisan'a baksınlar. Hangi güç Van'ın iradesini yenebilir. Hiçbir güç, hiçbir düşman; gece gündüz bu soğuklarda iradesine sahip çıkanları yenemez" dedi.
'AKP KÜRDİSTAN'DA TABELA PARTİSİNE DÖNECEK'
İktidara kirli politikalarından vazgeçme çağrısında bulunan Bayındır, "Çünkü siz asla başaramayacaksınız. Kayyum atayarak halkın iradesine gasp etmek size hiçbir şey kazandırmadı, kazandırmayacak da. Sizler, Kürdistan'da tabela partisine dönüşeceksiniz ve insanlar adınızı anmaya utanacak. Kayyum; hırsızlık ve Kürt halkına düşmanlıktır. Açık ve net olarak kayyumlar Kürt dilinin düşmanıdır" diye konuştu.
'KÜRTLERİN İRADESİNE SAYGI DUYUN'
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kısa bir süre önce Ukrayna-Rusya arasında barış yapılması için açıklama yaptığını hatırlatan Bayındır, "Sen orada barış yapıyorsun burada savaş politikalarını devreye koyuyorsun. Halk barış istiyor, ama siz kayyum politikalarını devreye koyuyorsunuz. Bu ikiyüzlü ve kirli politikalarınızdan vazgeçin. Kürtler bu ülkede kendi dili ve kimliğimi ile özgür yaşamak istiyorlar. Bu belediyeleri sizin kanunlarınızla kazandık. Siz kanunlarınızı takmıyorsunuz. O zaman siz devlet değilsiniz, iktidarınız meşru değil" dedi.
DBP Eş Genel Başkanı Bayındır, Kürt halkının iradesine saygı duyulmasını istedi, "Sayın Öcalan büyük bir inisiyatifle, zor şartlar altında bir çözüm sunuyor. Bu ülkede barış ve özgürlük olsun diye bir irade ortaya koyuyor. Kürtler dünyanın her yerinde niyetini açıkladı ve tek sesle sayın Öcalan'ın iradesine destek sundu. Şuan iki tablo önümüze çıkıyor; birincisi Kürtlerin tüm kurumlarıyla tek ses çözüm ve barış istediğini haykırıyor. İkinci tabloda ise; 'siz ne kadar barış ve çözüm istesiniz de kirli politikalarımı, inkar ve kayyum politikalarımı sürdürürüm' diyor. Sizin gücünüz bizden büyük değil. Çözüm iradesi sizin tıkatan zihniyetinizi yenecektir" diye konuştu.