İsrailli insan hakları örgütlerinden 'soykırım' raporu

Katil İsrail'in Batı Şeria'da uyguladığı soykırım saldırısına ilişkin hazırladıkları rapora dair Kudüs'te basın toplantısı düzenleyen İsrailli insan hakları örgütleri, söz konusu raporun bir yardım çağrısı olduğu kadar uyarı da olduğunu kaydetti.
İsrailli insan hakları örgütleri "B'Tselem" ve "İnsan Hakları için Doktorlar" siyonist İsrail'in Gazze Şeridi'nde 22 aydır işlediği soykırımı ortaya koyan "Soykırımımız" raporuna ilişkin Kudüs'te basın toplantısı düzenledi.
B'Tselem'in İcra Direktörü Yuli Novak, Gazze'de 22 aydır olup bitenlerin tanımının "soykırım" olduğunu vurguladı. Gazze'ye saldırıların başladığı günden bu yana siyasi ve askeri kademeden "kimsenin masum sayılmadığı Gazze'yi aç bırakmak, yok etmek ve yerle bir etmek" gibi tam olarak ne yapmak istediklerini açıkça belirten açıklamalar duyduklarını belirten Novak, "Tam da söyledikleri gibi orduyu tam da bunu yapmak için gönderdiler" dedi.
'ÇOCUKLAR AÇLIKTAN ÖLMEYE DEVAM EDİYOR'
Söz konusu raporun bir yardım çağrısı olduğu kadar bir uyarı da olduğunu söyleyen Novak, şöyle devam etti: "Gazze'de durum her geçen gün daha da kötüleşiyor. Bombalamalar devam ediyor. Çocuklar açlıktan ölmeye devam ediyor. İnsanlar yiyecek bulmaya çalışırken vurularak öldürülüyor veya tıbbi yardım eksikliğinden ölüyor. Aynı zamanda, İsrail kontrolü altındaki tüm bölgelerde Filistinlilerin hayatları için çok gerçek bir tehlike de mevcut. Batı Şeria'da eşi benzeri görülmemiş bir şiddete ve İsrail'in Gazze'de kullandığı aynı uygulamaların bir yansımasına tanık oluyoruz."
Söz konusu durumun hiç de şaşırtıcı olmadığını vurgulayan Novak, "Rejim aynı rejim. Ordu aynı ordu. Ve Filistinlilere koruma sağlayacak ne yerel ne de uluslararası bir mekanizma var" uyarısında bulundu. Novak, İsrail'in Gazze'de yürüttüğü soykırımın, İsrail işgali altındaki diğer bölgelere yayılması tehlikesinin de olduğuna dikkat çekti.
'HASTANELER HEDEF GÖSTERİLİYOR'
İsrail İnsan Hakları için Doktorlar Örgütü Direktörü Dr. Guy Shalev de Şifa, E-Ehli Baptist, El-Avde, Kemal Advan, Nasır, Endonezya ve Avrupa hastaneleri dahil olmak üzere Gazze'deki sağlık kuruluşlarına yönelik saldırıların "eş güdümlü bir kampanyanın" kanıtı olduğunu vurguladı. "İsrail, başından beri hastaneleri meşru askeri hedefler olarak göstererek, dünyanın hiçbir yerinde asla hoş görülmeyecek saldırıları meşrulaştırdı" ifadelerini kullanan Dr. Shalev, "İsrail, Hamas'ın hastaneleri askeri amaçlarla kullandığını iddia etti ancak bu iddialar doğrulanmadı" dedi.
Dr. Shalev, bin 500'den fazla sağlık çalışanının katledildiğini ve 300'ünün İsrail güçleri tarafından alıkonulduğunu söyleyerek "Bu dehşetin ortasında, meslektaşlarımız ve dostlarımız, Gazze'deki sağlık çalışanları, kendileri doğrudan saldırı altındayken hayat kurtarmak için kahramanca hareket ediyorlar. Onları desteklemek, korunmalarını sağlamak ve hesap verebilirlik ve adalet konusunda ısrarcı olmak bizim görevimiz" ifadelerini kullandı.
'İSRAİL ETNİK TEMİZLİĞİ, RESMİ SAVAŞ HEDEFLERİ ARASINA KOYDU'
İsrailli insan hakları örgütü B'Tselem Sözcüsü Kerim Cibran, Gazze Şeridi'nde yaşanan soykırımın İsrail siyasi ve askeri yönetim kademesi tarafından açıkça ilan edilen politikanın ürünü olduğunu belirtti. Cibran, İsrail'in etnik temizliği "resmi savaş hedefleri" arasına koyduğunu vurguladı. "İsrail, Gazze'deki Filistin toplumunu yok etmek için bilinçli ve koordineli şekilde çalışıyor" diyen Cibran, İsrail'in etnik temizliği "resmi savaş hedefleri" arasına koyduğunu belirtti. İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde en az 58 bin Filistinliyi katlettiğini bunun toplam nüfusun yüzde 3'üne tekabül ettiğini belirten Cibran, mevcut tahminlerin katledilen Filistinlilerin sayısından çok daha yüksek olduğunu belirtti.
Gazze Şeridi'nde 2 bin 200 ailenin İsrail saldırılarıyla tamamen yok olduğunu aktaran Cibran, Gazze nüfusunun yüzde 93'ünün ciddi gıda ve güvenlik sıkıntısı çektiğini, bunlardan 244 bininin ise felaket düzeyinde açlıkla karşı karşıya kaldığını aktardı.
'FİLİSTİN HALKINA SOYKIRIM YAPILIYOR'
İsrailli yazar Kobi Niv ise İsrail'in Haaretz gazetesinde kaleme aldığı yazıda, "Gazze'deki soykırımın, Filistin halkının Yahudi devletinin kurulması için topraklarından sürüldüğü 1948 Nakbası'nın devamı" olduğunu ifade etti. Niv, İsrail'in, Gazze'deki Filistin halkına "soykırım yaptığını" vurgulayarak "Gazze'de yaşayanların evlerinin çoğu, hiçbir askeri gerekçe olmaksızın yıkılıyor, (Filistinliler) mülteci durumuna düşürülüyor ve aç bırakılıyor" ifadelerini kullandı. İsrail'in Gazze'de işlediği ihlallerin "kasıtlı olarak yapıldığına" dikkati çeken Niv, bu durumun Tel Aviv yönetimi ve İsrail basını tarafından da kabul edildiğini aktardı.
'NAKBA TARİHSEL SÜRECİNİN BİR PARÇASIDIR'
Niv, şu değerlendirmede bulundu: "Filistin-İsrail çatışmasının tarihi 7 Ekim 2023'te başlamadı. Şu an Gazze'de işlediğimiz soykırım ve bunu inkar etmemiz, 1948'de başlayan ve siyonist çetelerin katliamlar gerçekleştirip yaklaşık 750 bin Filistinliyi yerinden ettikten sonra tarihi Filistin topraklarında İsrail devletinin kuruluşunun ilan edildiği Nakba tarihsel sürecinin bir parçasıdır.”