12 Mart 2025 Çarşamba

İzmir'de eylem: Alevi katliamını durdurun

Alevi katliamına karşı İzmir'de yapılan eylemde halkların halkların barış, eşitlik ve özgürlük mücadelesinin büyütülmeye devam edileceği belirtildi. Emek ve Demokrasi Güçleri, emekçileri ortak mücadeleye ve dayanışmaya çağırdı. 

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Suriye'de Alevilere yönelik katliama karşı Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesinde bulunan Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde açıklama yaptı. 

"Suriye'de Alevi katliamı var durdurun" pankartı açılan eylemde; "Koçgiri'den Gazi'ye, Gazi'den Lazkiye'ye Alevi katliamlarına dur de", "Bu zulmü engelleyemiyorsan en azından onu herkese duyur", "Katliamlara sessiz kalma, Suriye'de Aleviler öldürüldü", "Şeriata faşizme karanlığa geçit yok", "Lazkiye ve Tarsus'ta Alevi katliamı var" dövizleri taşındı. 

Basın metnini okuyan Deniz Yücel, Ortadoğu'nun emperyalist müdahalelerin, otoriter rejimlerin ve gerici savaş politikalarının halkları esir aldığı bir coğrafya haline getirilmek istendiğini kaydetti. 

'EMEKÇİLERİN ORTAK MÜCADELESİ VE DAYANIŞMASI ŞARTTIR'
Savaş politikalarına karşı emekçilerin birliği ve dayanışmasının şart olduğunun altını çizdi, nedenlerini ise şöyle açıkladı: "Bugün Ortadoğu'da süregelen savaş politikaları, yalnızca bir halkı ya da bir inancı değil, bölgedeki halkları ve demokratik mücadeleyi hedef almaktadır. Emperyalist müdahaleler ve bölgesel otoriter rejimlerin baskıları, cihatçı grupların doğmasına ve güçlenmesine zemin hazırlamaktadır. Bu gruplar, sendikal hakları ve halkların demokratik kazanımlarını yok etmeye çalışmaktadır. Suriye'de Alevilere, Hristiyanlara ve diğer azınlıklara yönelik saldırılar, yalnızca bir mezhep ya da inanca değil, halkların ortak geleceğine yöneltilmiş bir tehdittir. Yeni rejimin göreve gelir gelmez kamu emekçilerini ihraç etmeye başlaması, kabul edilemez bir baskı politikasıdır. Türkiye'de KHK ihraçları ile benzer şekilde yürütülen bu tasfiye girişimleri, yalnızca emekçileri değil, halkın demokratik haklarını ve sosyal adaleti de hedef almaktadır. Emekçilere yönelik bu hukuksuz ihraçlara karşı, tüm emekçilerin ortak mücadelesi ve dayanışması şarttır."

'ORTAK TAVIR ALINMALIDIR'
Emek ve Demokrasi güçleri olarak uluslararası sendikal hareketi, demokratik kitle örgütlerini ve tüm emek ve barış güçlerini, Ortadoğu'da yaşanan bu insanlık suçlarına karşı harekete geçmeye çağıran Yücel, "HTŞ rejiminin baskı politikaları ve etnik temizlik uygulamaları teşhir edilmelidir. Ortadoğu'da laik, demokratik ve emekçilerin haklarını temel alan bir düzenin inşası için uluslararası dayanışma büyütülmelidir. Suriye'deki kamu emekçilerine yönelik hukuksuz ihraçlara karşı uluslararası kamuoyu ve sendikal hareketler ortak tavır almalıdır" çağrısı yaptı.

Emek ve demokrasi mücadelesi verenler olarak bu zulme susmayacaklarını söyleyen Yücel, halkların barış, eşitlik ve özgürlük mücadelesini büyütmeye devam edeceklerini belirtti. 

Eylem, "Yaşasın halkların kardeşliği", "Yaşasın emekçilerin dayanışması" sloganlarıyla sona erdi.