İzmir'de Nana için bir araya geldiler: Ölüm tehlikesi olan Azerbaycan'a gönderilmesin
Nana için İzmir'de buluşan çok sayıda kişi, kimsenin hak savunucusu olduğu için sınırdışı edilemeyeceğini kaydetti. Nana'nın ölüm tehdidi aldığı Azerbaycan'a geri gönderilmemesini için yetkililere seslenilen eylemde, kamuoyuna da Nana'yla dayanışmayı yükseltme çağrısı yapıldı.
Zorla sınırdışı edilmek istenen Azerbaycanlı Nanaxanım Babazade için İzmir'de bir araya gelen çok sayıda kişi Nana'nın derhal serbest bırakılmasını istedi. Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesinde bulunun Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde yapılan eylemde, "Nana ölüm tehlikesi olan Azerbaycan'a gönderilmesin" pankartı ile üzerinde Nana'nın fotoğraflarının yer aldığı serbest bırakılmasının istendiği ve geri gönderme merkezinde uygulanan hak ihlallerine dikkat çekilen dövizler taşındı. Eyleme, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Sezin Uçar da katıldı.
'KİMSE HAK SAVUNUCUSU OLDUĞU İÇİN SINIR DIŞI EDİLEMEZ'
Basın metnini okuyan Melodi Zengin, Nana'nın hakkında alınan sınırdışı edilme kararının gençlerin, öğrencilerin, kadınların, LGBTİ+'ların, mülteci ve göçmenlerin demokratik haklarına yönelik bir tehdit, baskı ve yıldırma politikası olduğunu kaydetti, "Kimse demokratik bir toplumun temelini oluşturan ifade, toplanma ve örgütlenme özgürlüğünü kullandığı, yaşam hakkı savunucusu olduğu için sınır dışı edilemez" dedi.
'KEYFİ VE İNSANLIK DIŞI UYGULAMALARA MARUZ KALDI'
Nana'nın geri gönderme merkezinde pek çok mülteci ve göçmenin maruz kaldığı keyfi ve insanlık dışı uygulamalara uğradığını hatırlatan Zengin, "Etik vegan olan Nana'nın beslenme hakkı engellenmiş, arkadaşlarının getirdiği gıda, kıyafet ve paraya el konulmuş ve ancak kamuoyunda artan tepkiler sonucu kendisine 3 gün sonra verilmiştir. Yanı sıra, çıplak arama dayatmasına maruz kalmış, avukatıyla görüşme hakkı gasp edilmiştir. Avukatı ve yakınlarına yanlış bilgiler verilmiş, zorla 'gönüllü geri dönüş' formu imzalatılmaya çalışılmıştır. 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nda GGM'lerde mülteci ve göçmenlerin hakları açıkça belirtilmiştir. Yukarıda aktarılmaya çalışılan tüm bu uygulamalar ulusal ve uluslararası hukukta tanımlanan işkence ve diğer kötü muamele yasağının açık ihlalidir. Sınır dışı edilerek Azerbaycan'a geri gönderilmesi halinde insan hakları ve yaşam savunucusu olması nedeniyle ailesinden ve devlet otoritelerinden baskı görmesi, gözaltına alınması, hatta işkence ve diğer kötü muamele başta olmak üzere ağır ve ciddi hak ihlallerine maruz kalması riski oldukça yüksektir. Bu durum açıkça, geri göndermeme (non-refoulement) ilkesi, masumiyet karinesi, adil yargılanma hakkı ve eğitim hakkı gibi temel uluslararası hukuk ilkelerinin ihlali niteliğindedir" ifadelerini kullandı.
Zengin, son olarak şu talepleri sıraladı:
🔹"Nana hakkında yürütülen sınır dışı etme işlemleri derhal durdurulmalı, hayatı risk altında olduğu için serbest bırakılarak güvenliği sağlanmalıdır.
🔹Avukatıyla kesintisiz görüşme, vegan beslenme, uygun hijyen koşullarında yaşama ve sağlığa erişim hakları güvence altına alınmalıdır.
🔹Uluslararası koruma başvurusu yapabilmesi için gerekli süreçler işletilmelidir.
🔹Göç İdaresi Başkanlığı başta olmak üzere tüm ilgili kurumları, ulusal ve uluslararası hukuk kurallarına uymaya ve sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz."
Eylem, Nana'yla dayanışmayı yükseltme çağrısıyla sona erdi.