20 Nisan 2025 Pazar

İzmir'den seslendiler: Mücadele ve dayanışma bizim

Direnen Van halkı ve Antep'teki işçileri selamlayan İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, "Hukuku çiğneyenler işçi eylemlerinde, asgari ücret toplantılarında patronlarla birlikte hareket edenlerdir" dedi.  

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, direnişteki Van halkı ve Başpınar işçileriyle dayanışmak için Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde açıklama yaptı. "Mücadele, birlik, dayanışma bizim" ve "İrademe dokunma, kayyum gasbına hayır" pankartlarının açıldığı eyleme Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir Milletvekilleri Burcugül Çubuk ve İbrahim Akın da katıldı. 

'DEMOKRATİK DEĞERLERE AYKIRI BİR UYGULAMA'
Basın metnini okuyan Zühre Dalkıran, "Gaziantep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde çalışan işçilerin yüzde 30'luk sefalet zammını kabul etmeyerek taleplerini dile getirmek istemesi üzerine valiliğin teyakkuza geçerek ildeki tüm gösteri, toplantı ve eylemleri 15 gün süre ile yasaklaması egemenlerin işçi sınıfının en ufak hak ve özgürlük arayışına dahi tahammülü olmadığını bir kez daha göstermiştir. İşçiler anayasa, uluslararası hukuk ve yerel kanunlarca korunan haklarını kullanmak istemektedir. İşçilerin hak taleplerini şehirde adeta sıkıyönetim ilan ederek sönümlendirmek isteyenler anayasaya, kanunlara, en temel demokratik değerlere aykırı bir uygulama içerisindedirler" dedi. 

'HUKUKU ÇİĞNEYENLER PATRONLARLA HAREKET EDENLERDİR'
Sömürüyü ortadan kaldırarak herkese insanlığını geri kazandıracak olanan işçi sınıfı olduğunu belirten Dalkıran, "Egemenler ekonomik taleplerle başlayan işçi eylemlerinin siyasi bir yöne evrilmesi endişesi taşıyor olabilir. Ancak insanlar evlerine, çocuklarına ekmek götürmek istemektedir. Bu temelde yürüttükleri mücadele de meşru, haklı ve hukuka uygundur. Hukuku çiğneyenler ise emekçileri sefalet ücretlerine mahkum etmek isteyenlerdir. Hukuku çiğneyenler işçi eylemlerinde, asgari ücret toplantılarında patronlarla birlikte hareket edenlerdir" ifadelerini kullandı. 

'DARBELERİ KABUL ETMEDİK, ETMEYECEĞİZ'
Van Büyükşehir Belediyesine yönelik kayyum darbesine işaret eden Dalkıran, "Biliyoruz ki, kayyum politikası ülkede demokrasiden, barıştan, emekten yana olan herkese verilmiş bir gözdağıdır. Kimsenin kendini halkın iradesi ve yargının yerine koyma hakkı yoktur. Bu durum rejimin temel bir özelliği haline gelse de demokrasiye yapılan darbeleri kabul etmedik, etmeyeceğiz" dedi.

'İRADE GASBINA SON VERİLMELİDİR'
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri olarak Gaziantep Valiliğinin hukuka aykırı yasaklamalarını sona erdirmesini, işçilerin söz söyleme özgürlüğü önündeki tüm engellerin kaldırılmasını talep eden Dalkıran, şöyle devam etti: "Bununla birlikte bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; halk iradesine vurulan kayyum darbesinden derhal vazgeçilmelidir. Hukuk dışı yollarla baskı ve zor yöntemleriyle halkın iradesinin gasp edilmesine son verilmelidir. Gözaltılar derhal serbest bırakılmalı seçilmiş belediye başkanları görevine iade edilmelidir."