Kadınlar Nusaybin-Qamişlo sınırda barış zinciri oluşturdu

Nusaybin-Qamişlo sınırında barış zinciri oluşturan KESK'li kadınlar, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısına dikkat çekerek, "Bu coğrafyada yaşayan tüm halklar açısından eşit yurttaşlık temelinde geliştirilmesini, aynı zamanda emek ve kadın mücadelesinin büyümesine zemin yaratacağı gerçekliğini biliyoruz" dedi.
Kamu Emekçileri Sendikalar Konfederasyonu (KESK) Mardin Kadın Meclisi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Nusaybin ilçesinde "Kadın barış zinciri" oluşturdu.
Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye'ye dönük saldırılarına dikkat çekmek amacıyla Barış Parkında bir araya gelen kadınlar, "Jin, jiyan, azadî", "Bijî berxwedana jina" ve "Bijî berxwedana gele Kurd" sloganlarıyla Qamişlo sınır kapısına yürüdü. Zincir oluşturarak yürüyen kadınlar daha sonra sınıra çekilen duvarın önünde açıklama yaptı.
'BARIŞ EN ÇOK KADINLARIN TALEBİ'
KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, barışın en çok kadınların talebi olduğunu belirterek, kadınların barış için verdiği mücadelenin önemli olduğunu söyledi. PKK lideri Abdullah Öcalan'ın yaptığı çağrı ile sadece Türkiye'de değil, Ortadoğu'da da halklar açısından barış umudunun yeşerdiğini belirten Koçak, "Biz bugün Nusaybin sınırında yeşeren bu umudu filize dönüştürmek istiyoruz. Bu çağrının bir an önce karşılık bulmasını, demokratik zeminde onurlu bir barış sürecinin sadece Kürtler açısından değil, bu coğrafyada yaşayan tüm halklar açısından eşit yurttaşlık temelinde geliştirilmesini, aynı zamanda emek ve kadın mücadelesinin büyümesine zemin yaratacağı gerçekliğini biliyoruz" dedi.
'BARIŞ, EŞİTLİK VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ'
Ardından KESK Mardin Kadın Meclisi adına açıklama metnini okuyan Sümeyra Oğur, "Türkiye'de iktidarın kadına ve toplumsal muhalefete dönük baskı politikaları, gazetecilerden sendikacılara, siyasetçilerden kadın hakları savunucularına kadar geniş bir kesimi hedef alıyor" diye konuştu.
Gözaltı ve tutuklama saldırıları ile kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinin engellenmeye çalışıldığını ifade eden Oğur, "Savaş, rant ve sömürü ile halkların birbirine düşmanlaştırılmasına karşı çıkıyoruz. Tekçiliğe karşı bugün buradan dünyanın dört bir yanında olduğu gibi kadınların mücadelesini büyütüyor, sesimizi yükseltiyoruz" dedi.
"Kürt sorunu başta olmak üzere toplumsal sorunlar barışçıl ve demokratik yollarla çözülsün. Savaş politikalarınızın karşısında kadınların, dayanışması, direnişi ve mücadelesi var" diyen Oğur, kadınların eşitlik, özgürlük ve barış mücadelesinden vazgeçmeyeceğini söyledi.