Karadeniz'de 1 Mayıs kutlandı

Karadeniz kentlerinde 1 Mayıs kutlamaları yapıldı. Fındıklı'da 1 Mayıs'ı kutlayan işçi ve emekçiler, "Adalet yalnızca mahkeme salonlarında değil, hayatın tüm alanlarında inşa edilmelidir. Demokrasi yalnızca sandıkla sınırlı değildir. İşyerinde, okulda, sokakta, evde söz ve karar hakkı demektir. Bu hakkı her alanda savunuyoruz" dedi. Arhavi'de ise kaymakamlığın alan yasağına tepki gösterildi.
Karadeniz kentlerinde işçi ve emekçiler 1 Mayıs'ı kutladı.
RİZE
Siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri, işçi ve emekçiler Rize'nin Fındıklı ilçesinde 1 Mayıs'ı kutlandı.
Açıklamadan önce Tahiroğlu Köprüsünde toplanan kitle, sloganlarla Hayati Aykut Parkına yürüdü. Yürüyüşe "Grev, boykot, direniş. Yaşasın 1 Mayıs" pankartıyla yürüyüşen Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), "İş, ekmek, özgürlük", "Her yer Takism her yer direniş", "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "Biji yek Gulan, yaşasın 1 Mayıs" sloganları attı.
Kitle, "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek" sloganları ile Hayati Aykut Parkına yürüdü. Burada tertip komitesi adına açıklama yapan Seniha Çolak, 1 Mayıs'ın alınterinin, emeğin, eşitliğin, dayanışmanın ve özgürlüğün günü olduğunu kaydetti.
'ÇAY ÜRETİCİSİNİN EMEĞİ DEĞERSİZLEŞTİRİLİYOR'
"Bugün, eşitlik, demokrasi, adalet ve insanca yaşam için bir araya gelme günüdür. Bizler, emeğiyle hayatı var edenler, güvencesizliğe, düşük ücrete, esnek çalışmaya, ayrımcılığa ve sömürüye karşı alanlardayız. İnsanca çalışma koşulları, adil ücret, iş güvencesi ve sosyal haklar için mücadele ediyoruz" diyen Çolak, Karadeniz'de çay üreticisinin emeğinin her geçen yıl daha fazla değersizleştirildiğini belirtti.
"Özel sektörün keyfi alımları, taban fiyat belirsizliği ve destekleme politikalarının yetersizliği nedeniyle üretici yoksullaşıyor. Tarlada çalışan kadınlar, göçmen işçiler ve mevsimlik emekçiler ise kayıt dışılıkla, güvencesizlikle ve hak gaspıyla karşı karşıya bırakılıyor. Tarımda emeğin değersizleştirilmesine, kırsalda yaşamın yok sayılmasına karşı sözümüz var. Kadın emeği sistematik olarak görünmez kılınıyor" diyen Çolak, kadınların emeğinin güvencesizleştirildiğini ve düşük ücretli işlerde sömürüldüğünü kaydetti.
'KADIN EMEĞİ YOK SAYILIYOR'
Kadın emeğinin kamusal alanda görünmez kılındığını ifade eden Çolak, "Eşit işe eşit ücret, güvenceli çalışma ve toplumsal yaşamda eşit temsil için mücadele ediyoruz. Kadınların eşit ve özgür olmadığı bir toplumda demokrasi ve adaletten söz edilemez" dedi.
'ÇOCUK İŞÇİLİK SÖMÜRÜDÜR'
Çocuk işçiliğinin sömürü ve yoksulluğun bir sonucu olduğunu dile getiren Çolak, "Çocukların emeği değil, yaşam hakkı, eğitim hakkı, oyun hakkı savunulmalıdır. Hiçbir çocuk, ekonomik krizlerin ve sosyal politikasızlığın bedelini ödememelidir. Çocuk emeğine karşı, eşit ve nitelikli bir yaşam için ses çıkarıyoruz" diye konuştu.
'OKULLAR EŞİTSİZLİK ÜRETİYOR'
Eğitim emekçilerinin güvencesizliğe, düşük ücretlere, baskıya mahkûm edildiğini kaydeden Çolak, "Eğitim hakkının ticarileştirilmesine, öğretmenlerin değersizleştirilmesine ve okulların eşitsizlik üreten alanlara dönüşmesine karşı mücadeleyi büyütüyoruz" diye belirtti.
'GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKMAK İÇİN SOKAKTAYIZ'
"Adalet yalnızca mahkeme salonlarında değil, hayatın tüm alanlarında inşa edilmelidir. İşyerinde, okulda, sokakta, evde adalet talebimiz var. Demokrasi yalnızca sandıkla sınırlı değildir. İşyerinde, okulda, sokakta, evde söz ve karar hakkı demektir. Bu hakkı her alanda savunuyoruz" diyen Çolak, kayyum gasbının halkın iradesine, anayasal haklara ve demokrasiye karşı saldırı olduğunu dile getirdi.
"İrademize dokunma. demek için, emeğimize ve geleceğimize sahip çıkmak için alanlardayız. Halkın söz, yetki ve karar hakkı gaspedilemez. Bugün sesimizi bir kez daha yükseltiyoruz: Güvenceli iş, adil bölüşüm, eşitlikçi sosyal politikalar ve özgür bir yaşam istiyoruz" diyen Çolak, mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı.
ARTVİN
Artvin'in Arhavi ilçesinde sendikalar, siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla 1 Mayıs kutlandı. Açıklamaya ESP, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri Sendikası (SES), Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) ve birçok demokratik kitle örgütü katıldı.
"Kurtuluş yok tel başına ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Yaşasın 1 Mayıs" sloganları atıldı.
Tertip komitesi adına yapılan açıklamada, her yıl 1 Mayıs kutlamalarının Cumhuriyet Meydanında yapıldığı ancak bu yıl kaymakamlığın bu yıl yasak kararı aldığı kaydedildi. Kaymakamlığın alan yasağına tepki gösterilen açıklamada, "Emeklilerin yaşabilir bir ücret alamadığı, çalışanların emeğinin karşılığını alamadığı, asgari ücretin insanca yaşamaya yetmediği, yaşam alanlarımızın elimizden alındığı bir süreçteyiz" denildi.
"Devleti kendi kurumuna dönüştüren, yağmacı bu ikitdar halka hesap verecektir" denilen açıklamada, kadınlara, gençlere, işçi ve emekçilere seslenilerek "Bizler dünyaya hayat verenleriz. Bizler hayatını emeğiyle kazananlarız. Korkmayın, bu ucube sistemin sonu yakındır. İkitdar sahiplerinin ve yandaşlarının uykusuz geleceleri onlar için kabusa dönmüştür" denildi.
Açıklamada, işçi ve emekçilerin her geçen gün yoksulluk, zam ve vergi soygunu altında ezildiğinin kaydedildi.ARHAVİ
Açıklamaya ESP, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri Sendikası (SES), Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) ve birçok demokratik kitle örgütü katıldı.
"Kurtuluş yok tel başına ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Yaşasın 1 Mayıs" sloganları atıldı.
Tertip komitesi adına yapılan açıklamada, her yıl 1 Mayıs kutlamalarının Cumhuriyet Meydanında yapıldığı ancak bu yıl kaymakamlığın bu yıl yasak kararı aldığı kaydedildi. Kaymakamlığın alan yasağına tepki gösterilen açıklamada, "Emeklilerin yaşabilir bir ücret alamadığı, çalışanların emeğinin karşılığını alamadığı, asgari ücretin insanca yaşamaya yetmediği, yaşam alanlarımızın elimizden alındığı bir süreçteyiz" denildi.
"Devleti kendi kurumuna dönüştüren, yağmacı bu ikitdar halka hesap verecektir" denilen açıklamada, kadınlara, gençlere, işçi ve emekçilere seslenilerek "Bizler dünyaya hayat verenleriz. Bizler hayatını emeğiyle kazananlarız. Korkmayın, bu ucube sistemin sonu yakındır. İkitdar sahiplerinin ve yandaşlarının uykusuz geleceleri onlar için kabusa dönmüştür" denildi.
Açıklamada, işçi ve emekçilerin her geçen gün yoksulluk, zam ve vergi soygunu altında ezildiğinin kaydedildi.
HOPA
Artvin'in Hopa ilçesinde ise sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri miting düzenledi. ESP, alana "Grev, boykot, direniş. Yaşasın 1 Mayıs" panakrtıyla girdi.
Ortak açıklamayı okuyan Nurcan Altınkaya, "Cankurtaranı yağmaya açanların, Artvin'de Cerattepenin kalbini söken, İşkencedere vadisini talana açan, Akbelen'i yağmalayan, Heslerle, Jeslerle, derelerimizi kurutan, maden faaliyetleri ile sularımızı zehirleyip, yaşam alanlarımızla beraber yaşam hakkımızı da elimizden alan uluslararası şirketlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin çetelerin ve yağmacıların önü iktidar tarafından açılıyor" dedi.
REŞİT KİBAR ANILDI
"Reşit Kibar'ın cesaretiyle sesleniyoruz; Karadeniz'in büyük bölümünü maden sahası olarak gösterenler bilsinler ki, bu dağlar, bu sular, bu ağaçlar bizim çocuklarımıza mirasımızdır. Yaşam hakkımızı, çocuklarımızın geleceğini size teslim etmeyeceğiz" diyen Altınkaya, çay emekçilerinin emeğinin sömürüldüğünü belirtti.
Herkesin adalet çığlığını yükselttiğini belirten Altınkaya, "Ama biliyoruz hiçbir duvar, işçilerin, emekçilerin, köylülerin, öğrencilerin talepleri karşısında ayakta duramaz; hiçbir barikat halkın adalet talebini durduramayacak" diye konuştu.
762 ÇOCUK İŞÇİ UNUTULMADI
Politik özgürlük isteyenlerin arttığını dile getiren Altınkaya, "1 Mayıs'ta sesimiz, son 10 yılda iş cinayetlerinde hayatın kaybeden 762 çocuk işçinin sesidir. Mücadelemiz, çocukların sömürüsüne ve çalışırken ölmesine karşı, tüm çocukların eşit, nitelikli, ücretsiz eğitim ve sağlık hizmetine erişmesi mücadelesidir" diye ifade etti.
'KÜRT SORUNUNU İŞÇİLER ÇÖZECEK'
Ortadoğu'da savaş politikalarına ve cihatçı HTŞ çetesinin Alevilere yönelik katliamına değinen Altınkaya, "Çözümün yolu, Filistin'in özgürlüğü için savaşan Denizlerin anti-emperyalist yoludur.
Selam olsun Denizlere, Mahirlere, İbolara… Siyasi iktidar ülkenin önemli hiçbir sorununu çözmemektedir; çözememektedir. 'Süreç' denen ancak adı bir türlü konamayan Kürt sorununu da çözecek olan ülkenin işçileri, emekçileri ve ezilen halklarının birlikte barış ve eşitlik mücadelesidir" dedi.
ZONGULDAK
İstasyon Caddesinden Madenci Anıtına kadar yapılan yürüyüşle başlayan eylemde, Genel Maden İş Sendikası, Zonguldak Demokrasi platformu ve Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Öğrenci Birliği yaptı. Ardından başlayan konser ile kutlama coşkulu bir şekilde sonlandı.
TRABZON
Trabzon'da 1 Mayıs, sendika ve siyasi partilerin öncülüğünde Atatürk Alanı'nda coşkuyla kutlandı. Kutlamalar için öğle saatlerinde Cumhuriyet Caddesi'nde toplanan kalabalık kortej, davul zurna eşliğinde horon oynayarak Atatürk Alanı'na yürüdü. Kutlamaların yapılacağı alan ğolis ablukasına alındı. Alana gelenler, horon oynayarak 1 Mayıs'ı kutladı. Kutlamalar, yapılan açıklamaların ardından folklor ekibinin horon gösterisiyle sona erdi.
SİNOP
Sinop'ta KESK, DİSK, Birleşik Kamu-İş ve Türk-İş'in çağrısıyla gerçekleşen 1 Mayıs etkinliğine sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri de katıldı.Kitle kortej oluşturarak, sloganlarla Uğur Mumcu Meydanına yürüdü.
Miting alanında Eğitim-Sen Şube Başkanı ve KESK dönem sözcüsü Musa Uzun konuşma yaptı. Uzun konuşmasında, örgütlü ve birleşik mücadelenin önemini bir kere daha hatırlattı. Konuşmaların ardından konser ve halaylarla 1 Mayıs kutlamaları devam etti.
DÜZCE
Düzce Belediyesinin önünde toplanan işçi ve emekçiler, Anıtpark Meydanı’na yürüdü. Burada yapılan açıklamada, "İşsizliğe ve taşeron çalışmaya 'dur' diyeceğiz. Yoksulluğa ve kayıt dışılığa karşı güvenceli çalışmayı ve insanca yaşam ücretini savunacağız. Hayat pahalılığına ve vergide adaletsizliğe 'hayır' diyeceğiz. Kamusal hakların gasp edilmesine eğitim ve sağlık hizmetlerinin ticarileştirilmesine karşı eşit ve parasız hizmet hakkı istiyoruz. Temel tüketim maddelerinde dolaylı vergilerin sıfıra indirilmesini istiyoruz. Temel tüketim ürünlerinde vergiler sıfırlanmalı, gelir vergisi dilimleri adil hale getirilmeli. Emekçiler borç batağında, geçinemiyor" denildi.
Asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığına dikkat çekilen açıklamada, örgütlenme hakkının önündeki engellerin kaldırılması gerektiği belirtildi. Yoksulluğun ve açlığın arttığına dikkat çekilen açıklamada, "Emeğin karşılığını istiyoruz. Grev ve toplu sözleşme hakkımız engellenemez. Yaşasın 1 Mayıs, yaşasın sınıf dayanışması" diye kaydedildi.
GİRESUN
Debboy mevkiinden müzik eşliğinde başlayan yürüyüş; slogan, alkış ve marşlarla devam etti. Kitle, polis ablukasına rağmen Osman Ağa Meydanı’nda açıklama yaptı.
Yürüyüşün ardından yapılan konuşmalarda, işçi hakları, çalışma koşulları ve gelir adaleti gibi konular ele alındı. Konuşmaların ardından halaylar çekildi.
BARTIN
Kemer Köprü Meydanı'nda bir araya gelen Bartın KESK Şubeler Platformuna bağlı sendikalar ile Genel Maden İşçileri Sendikası Amasra Şubesi, Belediye-İş Sendikası ile demokratik kitle örgütleri, döviz ve sloganlarla Cumhuriyet Meydanı'na yürüdü.
Eğitim-Sen Bartın Şube Başkanı Sedat Bora, 1 Mayıs'ın, insan onuruna yaraşır bir yaşam için taleplerini haykıracakları gün olduğunu belirterek demokrasi, özgürlük, eşitlik ve laiklik özlemlerini ülkenin dört bir yanında alanlarda haykırdıklarını dile getirdi.
SAMSUN
Cumhuriyet Meydanında bir araya gelen siyasi parti, sendikalar ve demokratik kitle örgütleri kortej halinde yürüyüş yaparak miting alanına girdi. ESP ve SKM, "Grev, boykot, direniş. Yaşasın 1 Mayıs" pankarıyla yürüdü.
İşçiler ve emekçiler sık sık "Vergide adalet istiyoruz", "Yaşasın iş, ekmek, özgürlük mücadelemiz", "İş, ekmek yoksa barış da yok", "İşçinin ateşi sermayeyi yakacak", "Kadrolu çalışma" sloganları attılar.
Alanda emek ve demokrasi mücadelesinde yitirilenler için saygı duruşu yapıldı. Tertip komitesi adına konuşan KESK Dönem Sözcüsü Uğurcan Albak, "Uzun yıllardır süren ve son dönemde daha da şiddetlenen ekonomik kriz, emekçilerin omuzlarına yıkılmaya devam ediyor. Enflasyon rakamları gerçekleri yansıtmazken, temel tüketim maddelerine gelen zamlar, elektrik, doğalgaz ve kira artışları karşısında ücretler eriyor. Asgari ücret, açlık sınırının altında kalırken, milyonlarca emekçi geçim sıkıntısıyla boğuşuyor. Hayat pahalılığı, yoksulluk ve işsizlik toplumsal bir yara haline gelmiştir" dedi.
Albak, "Biz emekçilerin kazanımları birer birer elimizden alınırken, sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmıyor. İş güvencesi ortadan kaldırılıyor, taşeronlaştırma yaygınlaşıyor, esnek ve güvencesiz çalışma biçimleri dayatılıyor. Günümüzde artarak devam eden faşizan baskılar, ülkemizdeki demokratik süreçlerin daha da daralmasına neden olmuştur" diyerek, mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı.
BOLU
İzzet Baysal Caddesi'nde toplanana yüzlerce işçi ve emekçi, polis ablukasına rağmen yürüyüş yaptı. Kent Meydanı'nda müzikler eşliğinde halaylar çeken kitle, 1 Mayıs'ı kutladı.