23 Mart 2025 Pazar

Nehir Doğan yazdı | 2025 Diyarbakır Newrozu: Ulusal birlik ve Öcalan'a özgürlük

2025 21 Mart'ı, yeni bir dönemi açar veya bir dönemi kapatır mı bilinmez, ama Kürt halkının örgütlü gücünün, iradesinin ve Öcalan'a özgürlük talebinin hayal değil, somut bir gündem olarak dosta düşmana duyurulduğu bir gün oldu. Şimdi sıra İstanbul Newrozu'nda. Bu iradeye Türkiye işçi ve emekçilerinin vereceği yanıtta. 8 Mart'ta kadınların coşkusunu, İstanbul, İzmir ve Ankara başta olmak üzere şuan sokakta olan gençlerin kararlılığını ve Diyarbakır Newrozu'nun irade beyanını İstanbul Newrozu'na ve 1 Mayıs'ına taşıma görevimiz önümüzde duruyor.

Newroz, Kürt halkının direniş ve mücadele günü olmasının yanında kolektif politik taleplerini ve mesajlarını dosta düşmana ilettiği gündür. Onlarca yıldır yasaklara, kitlesel katliamlara karşı Kürt halkı her 21 Mart'ta, "Buradayım, varım ve özgürlüğüm için direniyorum" demiştir. İşte tam da bu yüzden Newroz, gerçek anlamda direniş günüdür. Nice bedeller ödeyerek gelinmiştir bu günlere. Hepsi Kürt halkının kolektif hafızasında bir bilinç ve tarih olarak yer edinir. Newroz aynı zamanda Kürt özgürlük mücadelesinin de 50 yıllık tarihinde kimi dönemeçleri ifade eder. Bazen bir yasak kararının fiili meşru mücadeleyle yerle bir edilmesini, bazen serhildanlara açılan bir dönemi ifade eder. Diyarbakır Newrozu ise tarihsel anlam, kolektif hafıza ve politik mesaj bakımdan dört parça Kürdistan'da siyasetin merkezini ifade eder.

Tüm bu tarihsel ve toplumsal bellekle 2025 yılı Diyarbakır Newrozu yüzbinlerce insanın katılımıyla gerçekleşti. Sabahın erken saatlerinde Newroz alanına akan kitlenin coşkusu, renkleri, sloganları ve tercihleriyle bir halk olarak politik mesajını dünyaya verdi. Her yıl Newroz'da alanları kesk u sor u zer yanında ışıl ışıl baharın ve doğanın renklerini elbiselerine yansıtan Kürt kadınları ve sadece Kürt kültürünün değil, bir halkın direnişinin sembolü olan şal u şepik giyenlerle şenlenir. Bu yıl özellikle genç kadınların ve erkeklerin ulusal kıyafet seçiminin şal u şepik ağırlıklı olması dikkat çekiciydi. Her yaştan insanın alana akmasının ve dillerinden "Bijî serok Apo" sloganlarının düşmemesinin yanında genç kadın ve erkeklerin, Öcalan'la ilgili attıkları sloganların "Jin, jiyan, azadî" ile tamamlanıyor olması da Öcalan'ın son gönderdiği mesajdaki; sosyalist olmakla, kadın özgürlük mücadelesinin değiştirici gücüne yaslanma zorunluluğuna dair mesajının alındığını gösterdi.

Bu yıl Diyarbakır Newrozu'nda Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanmasına dair mesajlar hem kitlenin sloganlarında, taşıdığı posterlerde hem de konuşmacıların mesajında çok belirgindi. Tecridin kaldırılması, İmralı koşullarının iyileştirilmesi değil, bizzat özgür, dışarıda ve halkının arasında olması gerektiği mesajı dosta düşmana ilan edildi. Kitlede Öcalan'dan gelecek bir Newroz mesajı beklentisi olduğu ve mesajın gelmemesinin yarattığı etkinin zaman zaman alana yansıması görülse de Öcalan'ın İmralı'da çekilen son fotoğrafının ekrana yansıdığı ve geçmiş döneme ait Newroz mesajının dinletildiği anlarda kitle zafer işareti yaparak pür dikkat kesildi. Öcalan'ı görmüş ve dinlemiş olmanın coşkusuna bir de Öcalan'ın şahsına ve temsil ettiği önderliğe gösterilen saygı gözle görülürdü.

Bu yıl Diyarbakır Newrozu'nda en öne çıkan yanlardan biri de ulusal birlik konusunun dört parça Kürdistan bakımından önemiydi. Güney Kürdistan ve Rojhilat'tan gelen siyasi parti temsilcilerinin kalabalıklığı, Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) Başkanı Bafil Celal Talabani, Federe Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani'nin gönderdiği mesaj ve fiziken alanda temsilcisi bulunamasa da hem kitlenin attığı sloganlarda hem de sahnedeki konuşmalarda Rojava'nın geniş yer bulması, dört parçanın bütünlüğünü ortaya koydu. Üç parçadaki Kürt siyasetçilerin ulusal birlik ve Öcalan'ın özgürlüğü vurgusu birbirini tamamlayan bir yerde durdu. Ayrıca Öcalan'ın dört parça Kürdistan'da manevi birleştirici bir öge olduğu gerçeği, konuşmalarda ve mesajlarda öne çıkan yan oldu.

Ama bu yılki Newrozun en önemli siyasi mesajı şuydu: Kürt halkı Öcalan'ın yaptığı çağrının ve Öcalan'ın ortaya koyduğu iradenin arkasında olduğunu gösterdi. Sahneden yapılan konuşmalarda devlete, "Öcalan'ın ortaya koyduğu iradenin karşısında adım at" çağrısı vardı. Sürecin muhataplarının Kürt tarafının iradesinin Öcalan olduğu ve onun özgürlüğünün de bir halkın özgürlüğü olduğu bir kez daha ilan edildi. Türkiye vurgusu, eşit yurttaşlığın sadece Kürt halkı ile değil Alevilerin de eşit yurttaşlığıyla tok sözlerle ve tekrar tekrar vurgulandığı bir Newroz oldu 2025 21 Mart'ı.

Öte yandan devletin alana girişlerde çaresizce; kitleyi yıldırmak, psikolojik algı yaratmak için gözaltı saldırısına sarıldığı, arama noktalarını daraltarak kitlenin alana girmesini eziyete dönüştürdüğü, ama tüm bu psikolojik savaşa kitlenin coşkusu, zılgıtları, "Jin, jiyan, azadî", "Bijî serok Apo" sloganlarıyla karşılık verdiği bir Newroz oldu.

2025 21 Mart'ı, yeni bir dönemi açar veya bir dönemi kapatır mı bilinmez, ama Kürt halkının örgütlü gücünün, iradesinin ve Öcalan'a özgürlük talebinin hayal değil, somut bir gündem olarak dosta düşmana duyurulduğu bir gün oldu. Şimdi sıra İstanbul Newrozu'nda. Bu iradeye Türkiye işçi ve emekçilerinin vereceği yanıtta. 8 Mart'ta kadınların coşkusunu, İstanbul, İzmir ve Ankara başta olmak üzere şuan sokakta olan gençlerin kararlılığını ve Diyarbakır Newrozu'nun irade beyanını İstanbul Newrozu'na ve 1 Mayıs'ına taşıma görevimiz önümüzde duruyor.