Otlu: Sistemin genetik yapısı çeteleşme üretiyor
Bütçe görüşmelerinde konuşan DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, Türkiye'nin hiçbir zaman yasal veya demokratik bir devlet olmadığını ancak bu kadar pervasız ve yasa dışı da olmadığını söyledi. Türkiye'nin güvenliğini zedeleyenin çeteleşme ve sistem olduğunu kaydeden Otlu, "güvenlik" gerekçesiyle grevleri yasaklanan ancak mücadeleye devam eden Birleşik Metal-İş üyesi işçileri selamladı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, İçişleri Bakanlığı bütçesinin Meclis Genel Kurulu görüşmeleri sırasında söz aldı.
'İKTİDARLAR, MAFYA LİDERLERİ DEĞİŞİR, BU SİSTEM DEĞİŞMEZ'
Türkiye'nin Gazi Mahallesinden Balkanlara, Kafkaslara, hatta Güney Amerika'ya kadar ulaşan çete düzeninin merkezi haline geldiğini söyleyen Otlu, "Parti devleti olarak kurarak, tek adam rejimi olarak kurarak bu örgütlenmeyi ürettik ve bu ülkedeki siyasi rejimi değiştirdik. Yani bu ülkedeki çete, mafya ve siyaset mekanizması sistem dışı üretilemez, imkansız bir şeydir. O nedenle de genetik yapısından doğmaktadır bu sistemin. İktidarlar değişir, mafya liderleri değişir ama bu sistemin asla değişmediğini bu dönemde de görüyoruz. Çünkü bu ülkede demokratik bir yapı olmadığı koşullar içerisinde bu sistemlerin genetik yapısında bu çeteleşme kendini üretecektir. O nedenle de tıpkı uzun yıllar AKP iktidarına hizmet eden ama devlet içi dengeleri değiştiğinde Sedat Peker'i bir kenara koydunuz. Şimdi yirmi beş yıl önce bir kenara koyduğunuz Alaattin Çakıcı'yı getirdiniz. Demek ki çember yeniden tersine dönüyor. Yani bu sisteme baktığımızda siz 12 Eylül Anayasası'nı bile bize arattırıyorsunuz, askıya alıyorsunuz. 2015 yılından bu yana da faşist darbe yasasını bile uygulamıyorsunuz. O zaman Anayasa'yı uygulamadığınız yerde anayasal düzen olmaz, demokratik düzen olmaz. İşte, Ali Yerlikaya'nın, Bakanın açıkladığı gibi mafyatik bir düzen kurulur bu ülkede. Yani ilk önce Anayasa'yı askıya alırsınız, sonra yasama organını askıya alırsınız, sonra Anayasa Mahkemesi üyeleri size itaat etmiyor, sadakat etmiyor diye onların kadrolarını tahkim etmeye çalışırsınız. İşte, yasa dışılık böyle üretilir ve fiilen de mafya kurumu böyle oluşturulur. Evet, bunların hepsi iktisadi, siyasi ve kültürel çürüme olarak ortaya çıkıyor ama çeteler bir de kara para ekonomisini oluşturuyorlar ve ana gücü hâline geliyorlar. Limanlara, turizm merkezlerine, futbol kulüplerine, sanat dünyasına, doğal zenginlik kaynaklarına kadar hakim oluyorlar? Yani reel ekonomi çöküyor, 'kara para ekonomisi' denilen gölge ekonomisi geliyor yani devletin çöküşü böyle görülüyor" dedi.
'POLİTİK CİNAYETLER YASA DIŞI ÇETELER ELİYLE YAPILIYOR'
Politik cinayetlerin yasa dışı organizasyon çetelerinin eliyle yapıldığını söyleyen Otlu, "Bizim parti çalışanımız İzmir'deki Deniz Poyraz da bu mafya düzeninizin eliyle üretilmiş tetikçi tarafından katledilmişti; onu da saygıyla anıyorum buradan. Türkiye hiçbir zaman yasal veya demokratik bir devlet olmadı ama bu kadar pervasız ve yasa dışı da olmadığını belirtmek istiyorum. Bu iktidarın en çok rahatsız olduğu sistem özerk yönetim sistemidir ve inanılmaz alerji gösteriyor ama görüyoruz ki devletsel kurumlarınızda ya da her mahallede ya da böyle belirlenen sanat dünyasında, futbol kulüplerinde özerk çeteler var. Demek ki siz sadece kendi ürettiğiniz özerk sistemlere alerji duymuyorsunuz, gayrimeşru sistemlerinize alerji duymuyorsunuz. Evet 'torbacı' denilen birkaç yüz uyuşturucu satıcısını aslında bir tür geçici ikametleri olan hapishanelere tıkmakla asla bu çete düzenini yıkamazsınız. Narkotik şube müdürünüz arabasında kokainle yakalanıyorsa, tuğgeneraliniz makam aracıyla insan kaçakçılığı yapıyorsa, çevik kuvvet şube müdürünüz depremzedelerin yardımlarını alıp, çalıp satıyorsa, her çete liderinizin bir bürokratla fotoğrafı çıkıyorsa, limanlarınıza binlerce kiloluk kokainle dolu tankerler yaklaşabiliyorsa hiç kusura bakmayın ama çetelerle böyle mücadele olmadığını siz de kendiniz görüyorsunuzdur. Çeteleşmeye karşı mücadele, küçük çaplı operasyonlarla değil bu iktidar üçlemesi olan mafya, devlet, siyaset mekanizmasının parçalanmasıyla olur; bu da ancak toplumun ilerici, demokratik örgütlenmesiyle ve mücadelenin yükseltilmesiyle olacaktır. Mesele ideolojiktir, sağ siyasal rejimdir. Böyle olmasaydı, hiç değilse 3-5 tane demokrat, solcu bir mafya lideri olurdu. Peki, siz hiç solcu, tutarlı, demokrat çete lideri gördünüz mü? Ben hayatımda hiç görmedim, göremezsiniz" ifadelerini kullandı.
'BİRLEŞİK METAL-İŞ GREVLERİ GÜVENLİK TEHDİDİ DEĞİLDİR'
Otlu, Birleşik Metal-İş'in grevlerinin "güvenlik" gerekçesiyle yasaklandığını hatırlatarak devam etti: "Milli güvenlik tehdidi sayılan Birleşik Metal-İş'in grevi milli güvenlik tehdidi değildir, yukarıda saydıklarımdır. O nedenle de buradan Birleşik Metal-İş işçilerinin direnişini selamlıyorum."