23 Şubat 2025 Pazar

'Patronlara değil, öğretmene güvence'

Güngören'de yer alan Fen Bilimleri Özel Öğretim Kursu'nda valilik kararına rağmen eğitime devam edilmesi ve bunu teşhir etmek isteyen Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası temsilcilerinin patronlar tarafından şiddete uğraması, kurs binası önünde protesto edildi.

Güngören'de yer alan Gold Fen Bilimleri Özel Öğretim Kursu'nda valiliğin kar yağışı nedeniyle aldığı eğitim öğretime ara verilmesi kararına rağmen öğretmenlerin çalıştırılmaya devam etmesi üzerine durumu belgelemek isteyen Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası temsilcileri, kurs patronu Lokman Akkurt'un saldırısına uğramıştı.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, bugün patronun saldırısına karşı kurs binası önünde eylem yaptı. "Kurumlarda denetim yok, öğretmene şiddet var! İzin vermeyeceğiz" pankartı açılan eyleme çok sayıda mücadeleci sendika da destek verdi.

'KURSUN İSMİ SÜREKLİ DEĞİŞİYOR, İÇİNDEKİ PATRON AYNI'
Saldırıya uğrayan öğretmenlerden Damla Topuz, bu kursun isminin sürekli değiştiğini hatırlatarak, "İçindeki patron ise yanı. Her seferinde bir yolsuzluk yapıyorlar, isim değiştirmek zorunda kalıyorlar" ifadelerini kullandı. Geçen aylarda kurumun adının "Final" olduğunu ve öğretmenlerin aylarca maaşlarını ödememesi nedeniyle patron Lokman Akkurt'tan şikayetçi olduğunu aktaran Topuz, sonrasında da kurumun ismi değişse de patron Lokman Akkurt'un öğretmenlere dönük tehdit ve tacizlerinin sürdüğünü belirtti.

'BİZ DARP EDİLİRKEN İÇERİDE DERSLER VARDI'
Son olarak valiliğin kar tatili kararı nedeniyle içeride eğitimin sürmesine tepki göstermek için dün kuruma geldiklerinde patron Lokman Akkurt ve kurum müdürü Ömer Öztürk tarafından saldırıya uğradıklarını, darp edildiklerini anlatan Topuz, "Biz darp edilirken yukarıda dersler vardı, öğrenciler vardı. Siz eğitim kurumu işletiyorsunuz, nasıl saldırırsınız? Yarın öbür gün bir çocuğun burada şiddet görmeyeceğinin garantisi var mı?" diye sordu.

'BU ANLAYIŞ SADECE AKKURT'UN DEĞİL TÜM PATRONLARIN ANLAYIŞIDIR'
Basın açıklamasını okuyan Evin Turgut, "Kar tatilinde dahi çalıştırılmamız yasalarla açıkça belirlenmiş olmasına rağmen, Lokman Akkurt'un sahibi olduğu Güngören Gold Fen Bilimleri Özel Öğretim Kursu öğretmenleri zorla çalıştırmaya devam etmiştir. Geçen yıl yapılan şikâyetler, açılan davalar, verilen mücadeleler sonuçsuz kalmış; MEB, özel okul patronlarının keyfi uygulamalarına göz yummaya devam etmiştir" dedi.

Önceki gün öğretmenlerin haklarını savunmak, iş yerinde yaşanan hukuksuzlukları teşhir etmek ve kurumu uyarmak için kursa giden sendika temsilcilerinin darp edildiğine işaret eden Turgut, "Öğretmenlerin haklarını talep etmesine tahammül edemeyen, şiddetle sindirmeye çalışan bu anlayış sadece Lokman Akkurt'un değil, özel sektör öğretmenlerini köle gibi gören tüm patronların, onları denetlemeyen MEB'in ve bu düzenden beslenenlerin anlayışıdır" ifadelerini kullandı.

'DEVLET POLİTİKALARI SERMAYENİN ÖNÜNÜ AÇIYOR'
Özel okulların birer ticarethane haline getirildiğine işaret eden Turgut, "Özel okul patronlarının büyük bir kısmı emlak, gayrimenkul, inşaat, gıda, turizm gibi sektörlerde sermaye biriktirmiş kişilerden oluşmaktadır. Eğitimi bir hak olarak değil, bir yatırım aracı ve rant kapısı olarak gören bu kişiler, devletin teşvikleri sayesinde özel okullar açarak büyük kazançlar elde etmektedir. Üstelik, devletin eğitimde özelleştirmeyi teşvik eden politikaları, bu sermaye sahiplerinin önünü açarak öğretmenlerin haklarını gasp etmesine olanak tanımaktadır" dedi.

Özel okul patronlarının öğretmeni ucuz iş gücü, öğrenciyi ise müşteri olarak gördüğüne işaret eden Turgut, bu patronların sadece kar marjına odaklandığının altını çizdi. Turgut, şöyle devam etti: "Eğitimle ilgisi olmayan, aslında bir lokantacı ve şef olan Akkurt, devletin sunduğu teşviklerle özel okul açarak eğitim sektörüne girmiştir. Ancak eğitimi geliştirmek yerine, öğretmenleri daha fazla sömürmenin yollarını aramakta, onları hukuksuz bir şekilde çalıştırmakta ve emeğini gasp etmektedir. İşte tam da bu yüzden eğitimde özelleştirme politikaları, eğitim emekçileri için büyük bir tehdide dönüşmüştür. Eğitim bir insan hakkıdır ve eğitim kurumları, eğitimi bir rant kapısı gören sermayedarların eline bırakılamaz."

'SÖMÜRÜ DÜZENİ KARŞISINDA SUSMAYACAĞIZ'
Turgut, "Öğretmenleri yasa dışı bir şekilde çalıştıranlar, hak mücadelesine saldıranlar, devletin denetimsizliği ile büyüyen bu sömürü düzeni karşısında susmayacağız! Anayasal haklarımızı, emeğimizi, onurumuzu savunmaya devam edeceğiz. Bu hukuksuzluğu örtbas etmeye çalışan, şikayetlerimizi dikkate almayan MEB ve yetkilileri görevlerini yapmaya çağırıyoruz" dedi.

EDEBALİ: SENDİKAYA SAYGI GÖSTERECEKSİNİZ
Bir "tatil" arayışında olmadıklarını vurgulayan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı Eren Edebali, "Öğretmenlik mesleğinin haklarının, özel ya da kamu fark etmeksizin tüm öğretmenler için geçerli olduğunun ve bu hakların uygulanması gerektiğinin arkasındayız. Bu sorunların asıl kaynağı sayısı yüz binleri bulan eğitim emekçilerinin bir iş kolunda örgütlenme hakkının, toplu iş sözleşmesi hakkının önüne geçilmesi ve bu hakkın gasp edilmesidir" dedi. Edebali, öğretmenlerin özlük haklarını tanıyan, uygulatan bir mekanizmanın özel öğretim kurumlarında hayata geçirilmesinin önemine dikkat çekti.

Edebali, özel eğitim kurslarının sadece bir eğitim kurumu değil aynı zamanda bir iş yeri olduğuna işaret ederek, "Buralar bizim iş yerlerimiz. İş yerlerinde sendikal hakkı tanıyacaksınız, sendika yöneticilerine saygı göstereceksiniz. Yapmıyorsanız çekip gideceksiniz, buna izin vermeyeceğiz" dedi.

ÖĞRETMENLERİN KURSA GİRMESİ ENGELLENDİ
Ardından öğretmenler eğitimin sürdüğü kurs binasına girmek istedi ancak polis tarafından engellendi. Valilik kararını gösteren Eren Edebali, "İçeri girmek istiyoruz, yetkiliyle görüşmek istiyoruz. Biz sendika olarak defalarca aradık, görüşmek istiyoruz dedik. Kabul etmediler. Artık tüm suçlu onlardır, öğretmene el kaldıran onlardır. Bütün kamuoyu bilsin" dedi.

Öğretmenlerin ısrarı sonucu sendika temsilcisi iki kişi kurum müdürü Ömer Öztürk'le görüşmek üzere içeri girdi. Görüşmenin ardından aktarımda bulunan Edebali, "Kendisi ne yazık ki hala bir eğitim kurumunda çalışıyor olmanın yaratması gereken sorumluluğu taşımıyor, durumu manipüle etmeye çalışıyor. 'Biz öğrenciyi göndeririz, öğretmeni göndermeyiz' diyor. Bunu kabul etmedik. Öğretmen arkadaşlarımızın da gönderilmesini istediğimizi ifade ettik" dedi. Edebali, öğretmenler gönderilmeden eğitim kurumunun önünden ayrılmayacaklarını kaydetti.

Eylem boyunca "Bakanlık koruyor, patronlar vuruyor", "Tüccarlara değil, öğretmene güvence", "Öğretmenler burada, Lokman Akkurt nerede" sloganları atıldı.