Rojavalı komünistler: Halklarımız ortak bir gelecek için direnişi büyütmelidir
TKŞ Hesekê'de Kobanê ve Mar Elyas Kilisesi katliamlarında yaşamını yitirenleri andı, halklara birleşik mücadele çağrısı yaptı.
Komünist Devrimci Hareket (TKŞ), Kobanê katliamının yıl dönümünde Hesekê'de açıklama yaptı. TKŞ adına basın metnini Ehmed El Eli okudu. Kobanê katliamında yaşamını yitiren 233 insanı anan Eli "DAİŞ çetesi, bu saldırıyı faşist Türk devletinin yardımıyla gerçekleştirdi. Özgürleşen Rojava'nın ve direnen Kürt halkının direnişi karşısında yaşadığı yenilginin intikamını almaya çalıştı. Ancak, devrim güçlerinin direniş iradesi karşısında planları boşa çıktı. Saldırıda yer alan çeteler etkisiz hale getirildi. Bu saldırıda katledilen halkımızın intikamı, Rakka'dan Bahoz'a faşist DAİŞ çetesinin zulmü altındaki yerlerin özgürleştirilmesi ile alındı" dedi.
KİLİSEYE YÖNELİK SALDIRIYA TEPKİ
Eli, Şam' da gerçekleşen kilise saldırısına ilişkin şunları söyledi: "DAİŞ yenildi ancak hala bitmedi. Devrim kurumlarımıza, askeri kuvvetlerimize ve halklarımıza yönelik saldırıları devam ediyor. DAİŞ zihniyetindeki politik İslamcı çeteler, son olarak 22 Haziran günü Şam'daki Mar Elyas Kilisesine bombalı saldırı gerçekleştirdi. 25 kişi yaşamını yitirdi, 63 kişi de yaralandı. Bu saldırıyı lanetliyor, yakınlarını yitirenlerin ailelerine başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyoruz."
'TÜM BÖLGE HALKLARI HALEN SAVAŞ TEHDİDİ ALTINDA'
ABD başta olmak üzere emperyalistlerin dünyayı ve Ortadoğu'yu yeniden paylaşma isteğinde olduğunu vurgulayan Eli "İran'a yönelik saldırılar ateşkes tartışmalarıyla dursa da başta Rojhilat Kürdistanındaki Kürt halkımız olmak üzere, tüm bölge halkları halen savaş tehdidi altındadır. İki burjuva terör devleti olan İran ve İsrail, bölge halklarının başlıca düşmanları arasındadır" ifadelerini kullandı.
'HALKLARIMIZ ORTAK BİR GELECEK İÇİN DİRENİŞİ BÜYÜTMELİDİR'
Ehmed El Eli şöyle devam etti: "Rojava devrim topraklarından Rojhilat Kürdistanı başta olmak üzere tüm Ortadoğu halklarına çağrımız şudur; halklarımız, yaşam alanlarını ve geleceklerini garanti altına almalıdır. Ortadoğu halkları, emperyalist ve gerici devletlerin savaş ve rekabet politikalarına mahkum değildir. Halklarımızın, bir arada ortak yaşamını güvence altına alacak tek yol özsavunma ve örgütlenmektir. Ezilen halklar, arasındaki dayanışmayı büyütmeleridir. Ezilen, iradeleri yok sayılan halklarımız, eşit özgür yaşam ve ortak bir gelecek için direnişi büyütmelidir."