Stuttgart'ta politik tutsaklarla dayanışma gecesi düzenlendi
Stuttgart'ta düzenlenen politik tutsaklarla dayanışma gecesinde Türkiye ve Kürdistan'daki kuyu tipi hapishanelere karşı mücadeleyi ve devrimci tutsaklarla dayanışma çağrısı yapıldı.
Almanya'nın Stuttgart kentinde Avrupa Demokratik Güçbirliği (ADGB) tarafından 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü'nde Politik Tutsaklarla Dayanışma Gecesi gerçekleştirildi.
Etkinlik salonuna, "Hasta tutsaklar serbest bırakılsın, devrimci tutsaklar onurumuzdur", "Politik tutsakların özgürlüğü için mücadeleyi büyütelim" pankartları asıldı. Tamamı devrimci tutsaklara gönderilmek üzere dayanışma standı asıldı.
ADGB: MÜCADELEYİ SÜRDÜRMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Piyanist Reber Dewran'ın enstrümantal dinletisiyle başlayan etkinlikte, sinevizyon gösterimi yapıldı. ADGB adına yapılan konuşmada, 10 Aralık İnsan Hakları Gününün önemine vurgu yapılarak, hak ihlallerin tavan yaptığı, basın ve ifade özgürlüğünün yok sayıldığı, tecridin kurumsallaştırıldığı bir dönemde mücadeleyi büyütmenin önemine dikkat çekildi. Konuşmada, "Türkiye ve Kürdistan'da inşa edilmeye başlanan kuyu tipi hapishaneler, insan iradesini kırmayı ve toplumsal belleği hedef almayı amaçlayan ağır bir tecrit sistemi, açık bir insanlık suçu işleniyor. Ve yine bu süreç yeni değildir; 12 Eylül faşist cuntasından bu yana hayata geçirilen ve adım adım tüm yaşamın tecrit edilmesini amaçlayan bir politikadır. Ve bu politikanın devamı olarak kuyu tipi hapishaneler, toplumsal muhalefeti tamamen bastırmanın, toplumu sindirmenin bir aracı haline getirilmiştir. Biz Avrupa Demokratik Güç Birliği olarak, devletlerin Türkiye-Kürdistan'da ve Avrupa'da hapishanelerde uyguladığı tecrit işkencesine ve baskı politikalarına karşı mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz" denildi.
SİYASİ TUTSAKLARLA DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Tutsakların Sesi Platformu (TSP) adına gecenin gündemi üzerine yapılan konuşmada ise hasta tutsakların durumuna dikkat çekildi. F tipi tabutluklardan sonra tecridi daha fazla ağırlaştıran S ve Y adı altında inşa edilen kuyu tipi hapishanelerin fiziki koşulları ve politik tutsaklar üzerindeki yaratacağı tahribatlara değinildi. Emperyalizmin her kriz ve savaş hazırlıklarına girdiği koşullarda işçi sınıfı ve ezilenleri baskı altına almak amacıyla hapishanelere dönük bu yönde tecrit işkencesini yoğunlaştıran faşist politikalara, tutsaklar ile aileler üzerinde baskılara ve katliamlara başvurduğu belirtilerek, tüm duyarlı halk kesimlerine tecride karşı mücadele ve politik tutsaklara sahip çıkma çağrısı yapıldı.
Siyasi tutsaklardan iki sembolik mektup okundu. Duygusal anların yaşandığı etkinlikte, "Devrimci tutsaklar onurumuzdur", "Devrimci tutsaklar yalnız değildir" sloganları atıldı.
Konuşmaların ardından Onur Ongun, Veysel Aydın ve Ferit Sidar sahne aldı.