3 Mart 2025 Pazartesi

Tanrıkulu için kentlerde açıklama

Tanrıkulu'nun yarın görülecek duruşması için kentlerde açıklama yapan İHD ve 78'liler Girişimi, Tanrıkulu'nun mücadele hayatına dikkat çekti. Tanrıkulu'nun haklarının ihlal edildiğini kaydetti. 

İHD İstanbul ve Ankara Şubesi, derneğin kuruluş çalışmalarından bu yana mücadele içinde olan Nimet Tanrıkulu'nun 4 Mart 2025 günü İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek duruşmasına ilişkin açıklamalar yaptı. Urfa, İzmir, Adana, Antakya, İstanbul, Ankara ve Batman'da yapılan açıklamalarda Tanrıkulu'nun hiçbir baskı ortamından mücadelesinden taviz vermediği kaydedildi, Tanrıkulu'na yönelik hukuksuzluğun derhal son verilmesi istendi. 

İSTANBUL 
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, tutsak olan İHD ve 78'liler Girişimi üyesi Nimet Tanrıkulu için basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul milletvekili Kezban Konukçu ve çok sayıda siyasi parti, hukuk örgütleri ve demokratik kitle örgütü  katıldı.

Söz alan Eren keskin, "Bu devletin yargısı bizim var olma halimizi yargılıyor. Burada yargılanan Nimet'in bir insan hakları savunucusu, bir feminist, Kürt ve Alevi olarak varlığının yargılanması. Nimet Tanrıkulu 30 yıldan fazladır insan hakları mücadelesinin içinde. Ayrıca Nimet, Cumartesi Annelerinin oluşumunda en başında yer almıştır" ifadelerini kullandı.

Basın metnini okuyan Şube Başkanı Gülseren Yoleri, "Nimet Tanrıkulu, gerek coğrafyamızda gerekse uluslararası düzeyde tanınan bir insan hakları savunucusudur. Nimet Tanrıkulu aynı zamanda feminist, Kürt ve Alevi kimliği ile bilinen, insan hakları mücadelesinde birçok alanda çalışma yürüten bir insandır. Nimet Tanrıkulu 78'liler Girişimi'nin de öncülerinden ve sözcülerindendir. Nimet'in cezaevinde olması kabul edilemez. Nimet Tanrıkulu Türkiye Cumhuriyeti devletinin hem kendi iç hukukuna hem de kendi iç hukukunun üzerinde kabul ettiği uluslararası sözleşmelere aykırı bir biçimde kötü muameleye maruz kalarak, hakları ihlal edilerek cezaevinde tutulmaktadır" dedi.

'İTİRAFÇI BEYANLARI TAMAMEN YALAN'
Yargılamaya konu yapılan iddianamedeki suçlamaların akıl ve hukuk dışı olduğunu söyleyen Yoleri, "Nimet Tanrıkulu'nun sosyal medyasından yaptığı iddia edilen örneğin Seyit Rıza, Deniz Gezmiş paylaşımları ya da Kadın Özgürlük Çalışmaları Çalıştayı adı verilen bir toplantıya katılmış olması yine Sakine Cansız'ın cenaze töreninin yapıldığı gün telefonunun baz kayıtlarının Dersim'den alınmış olması gibi tamamen sivil alanda insan hakları mücadelesi veren herkesin katılabileceği etkinliklere katılmış olması suçlama konusu olarak gösterilmiştir. Ayrıca yine artık objektifliği tamamen ortadan kalkmış bir polis memuru gibi çalışan açık bir itirafçının Nimet Tanrıkulu hakkında vermiş olduğu ifade de tamamen yalan beyana dayalıdır" diye konuştu.

78'liler hareketi adına metni okuyan Celalettin Can, "İnsan Hakları Derneği'nin kuruluşundan önce hemen 12 Eylül sonrasında tutuklu yakınları ile beraber mücadeleye başlamış, İnsan Hakları Derneği'nin kuruluşunda yer almış; İHD İstanbul Şubesi Yönetiminde erken ve yakın dönemlerde bulunmuş bir insan hakları savunucusudur. Sıkı bir arşivcidir. Gözaltında kaybedilenler mücadelesinin ilklerinden, öncülerindendir. Dernekte yapılan kadın çalışmalarının da keza sonra kadınların barıştan, ayrımcılığa, dayağa karşı mücadeleden temsiline her alanda mücadele vermiştir. İnsan hakları hareketinin yapısı gereği siyasetle gergin bir ilişkisi vardır. Mücadele ve tespitleri zaman zaman farklı siyasi partilerin politikaları ve ilkeleri ile örtüşebilir ama hak mücadelesi hiçbir siyasi partinin arkasında yer almaz. İnsan hakları savunucuları zaman zaman bu kimlikleriyle siyasette yer alabilir, almaları da iyi olur ama o zaman rolleri ve aidiyetleri değişir" dedi. Can son olarak Nimet Tanrıkulu'nun mücadele çizgisinin hiçbir baskı sürecinde değişmediğini kaydetti. 

BATMAN
İHD Batman Şubesi de bina önünde basın yaptı. Açıklamada konuşan Şube başkanı, Ahmet Şiray, "Nimet Tanrıkulu benzer iddialarla daha önce Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'nın 2012/2199 dosya numaralı soruşturmasında da ifade vermiş ve savcılık Nimet Tanrıkulu'nun benzer suçlamalara karşı açılan bu dosyada kovuşturmaya yer olmadığı kararı vermiştir. Yine Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan 2018/470 esas sayılı dosyada da savcılığın daha önce vermiş olduğu kovuşturmaya yer olmadığı kararı esas alınarak ‘yargılamanın durması' kararı verilmiştir. Bu son derece önemli bir hukuki durumdur. Benzer bir durumda Nimet Tanrıkulu ile aynı operasyonda gözaltına alınan sendikacı Remzi Çalışkan hakkında Ankara Ağır Ceza Mahkemesi daha önce verilmiş kovuşturmaya yer olmadığı kararını dikkate almış ve Remzi Çalışkan'ın tahliyesine karar vermiştir" dedi.