26 Aralık 2025 Cuma

Yaşam hakkı savunucuları hayvanları katleden yasayı BM'ye taşıdı

Yaşam hakkı savunucuları, hayvanların katledilmesinin önünü açan yasayı BM'ye taşıdı. Ankara'da bir araya gelen yaşam hakkı savunucuları, devletin katliamı çözüm olarak dayatmasına tepki gösterdi, iç hukuk yollarının tükendiğini belirtti.

Yaşam hakkı savunucuları, hayvanların sokaktan toplatılıp katledilmesinin önünü açan katliam yasasını Birleşmiş Milletlere (BM) taşıdı. Acil eylem başvurusunda bulunan hayvan hakları savunucuları Ankara'da Sıhhıye Adliyesi önünde açıklama yaptı. Eylemde, "Katliam yasasını ve sonuçlarını Birleşmiş Milletlere taşıyoruz. Yaşam hakkı tüm türler için vazgeçilmezdir. Mücadeleden vazgeçmiyoruz" pankartı taşındı.

'KATLİAM ÇÖZÜM OLARAK DAYATILIYOR'
Açıklamayı okuyan Veteriner Hekimler Platformu'ndan Elif Türker, yasanın sahada açık bir katliam rejimi yarattığını söyledi, "Bilimin, veteriner hekimliğin ve etik değerlerin yok sayıldığı bu yasa, sahada ağır ve geri dönüşü olmayan ihlallere yol açmış; hayvanlara yönelik şiddeti devlet politikası haline getirmiştir. Bu düzenleme; kısırlaştırma, aşılama ve yerinde yaşatma gibi etkisi kanıtlanmış yöntemleri yok saymakta, katliamı çözüm olarak dayatmaktadır. Bu yaklaşım şiddeti normalleştirir ve derinleştirir" dedi.

Meclis'ten geçirilen, Anayasa Mahkemesi tarafından durdurulmayan katliam yasasının devlet eliyle sistematik şiddetin önünü açtığını vurgulayan Türker, "Hayvanların yaşam hakkı, siyasi tercihlere ve geçici politikalara feda edilemez. Hayvanların yaşam hakkı, idari tasarruflarla ortadan kaldırılamaz. Bilim açıktır: Katliam çözüm değildir" diye ekledi. Veteriner hekimlik mesleğinin yaşamı koruduğunu söyleyen Türker, "Bizler yaşamdan yana veteriner hekimler olarak söylüyoruz: Öldürmek meslek değildir. Katliam, kamu politikası olamaz. Yaşam hakkı askıya alınamaz" diye konuştu.

Türker, Türkiye'deki iç hukukun hayvanlar için işlemediğini ifade ederek, "Bu utancı dünyaya taşıyacağız. Bu nedenle bugün, Türkiye'nin dört bir yanından gelmiş yaşam hakkı savunucuları, hukukçular, STK paydaşları, gönüllüler ile beraber Türkiye'de yaşanan bu sistematik ihlalleri uluslararası alana taşıyor; Birleşmiş Milletler mekanizmaları nezdinde resmi bir başvuru gerçekleştirdiğimizi kamuoyuna duyuruyoruz" dedi.