Bahçelievler Emek ve Demokrasi Platformu: Rojin'in hesabı sorulacak
Rojin Kabaiş'in ölümü ve şüpheli kadın ölümlerine ilişkin eylem yapan Bahçelievler Emek ve Demokrasi Platformu, cezasızlık politikasının kadın cinayetlerini meşrulaştırdığını belirtti.
Bahçelievler Emek ve Demokrasi Platformu, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rojin Kabaiş'in ölümüne ilişkin Şirinevler Meydanında açıklama yaptı. "İntihar değil, cinayet. Rojin'e ne oldu" şiarıyla gerçekleştirilen açıklamada, "İntihar değil, cinayet. Rojin'e ne oldu! Rojin Kabaiş için adalet" pankartı, "Rojin Kabaiş için adalet", "Kadına her türlü şiddete hayır", "Buradayım çünkü kadının adı var hakkı yok" dövizleri taşındı. Açıklamada sık sık, "Jin, jiyan, azadî", "Yaşasın kadın dayanışması", "Rojin'in hesabı sorulacak" sloganları atıldı.
Açıklamayı okuyan Semra Demir, ilk günden itibaren Rojin'in intihar ettiği algısı yaratılmaya çalışıldığını hatırlattı, etkin soruşturma yürütülmediğini ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) tarafından verilen araştırma önergesinin AKP-MHP oylarıyla reddedildiğini aktardı.
Adli Tıp Kurumu (ATK) raporunun, Rojin'in cinsel saldırıya uğradığı ihtimalini güçlendirdirdiğini belirten Demir, vali, polis, savcı ve ATK'nin kimi koruduğu sordu. Rojin'in ailesine yönelik tehdit mesajlarını hatırlatan Demir, Rojin'in öldürülmüş olma ihtimalinin soruşturulmamasını ve "Rojin'e ne oldu" diye soran öğrencilerin sosyal medya hesaplarına erişim engeli getirilmesine tepki gösterdi.
'HAKLARIMIZIN, EMEĞİMİZİN, HAYATLARIMIZIN GÜVENCESİ MÜCADELEMİZDİR'
"Rojin'e ne oldu" diye sormaya devam edeceklerini vurgulayan Demir, Rojin Kabaiş'in ölümünün münferit olmadığının altını çizdi. Cezasızlık politikasının kadın cinayetlerini ve şüpheli kadın ölümlerini "meşrulaştırma" amacı taşıdığını kaydeden Demir, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü'nde kadın katliamlarına, gasp edilmek istenen haklarına, cinsiyetçi saldırganlığa, kadınların ucuz emek gücü olarak görülerek sömürülmesine karşı mücadele edeceklerini söyledi.
Rojin için adalet talebinin aynı zamanda İstanbul Sözleşmesi'nin ve 6284 sayılı Kanunun uygulanması talebi olduğuna işaret eden Demir, son olarak Kocaeli'nin Dilovası ilçesinde Ravive Kozmetik'te 3'ü 18 yaşından küçük 6 kadının sermayenin kar hırsı sonucu katledilmesine değindi. Kadın işçilerin katledilmesinin sorumlularının yargılanması gerektiğini söyleyen Demir, "Haklarımızın, emeğimizin ve hayatlarımızın tek güvencesi birliğimiz ve mücadelemizdir. Saray rejiminin açlığı, yoksulluğu ve şiddeti daha da büyüten politikalarına karşı ekmek, barış, özgürlük, adalet ve eşitlik talepleriyle tüm işçi ve emekçileri mücadelede birleşmeye çağırıyoruz' diye konuştu.