Kadınlar Mecliste istismara karşı yürüdü
Ankara Kadın Platformunun çağrısıyla bir araya gelen kadınlar, polisin engelleme çabasına rağmen yürüyüşlerini gerçekleştirdi. Kadınlar, "Mecliste yaşanan istismarın tüm failleri ve sorumluları yargılanmalıdır. Üstünü örten, geciktiren, gizleyen herkes hesap vermelidir" dedi.
Meclis lokantasında lise öğrencisi stajyer kız çocuklarının Meclis personeli tarafından sistematik cinsel istismara maruz bırakıldığının ortaya çıkmasının ardından Ankara Kadın Platformunun çağrısıyla çok sayıda kadın Meclis önünde bir araya gelerek eylem gerçekleştirdi. Eylemde "Çocuk istismarcılarını koruma, aklama, yargıla" pankartı açılırken kadınlar "Mesleki eğitim değil çocuk istismarı", "Yusuf Tekin istifa" dövizleri taşıdı. Polis barikat kurarak kadınların eylemini engellemeye çalıştı.
KADINLAR BARİKATI AŞTI
Kadınlar barikatı aşarak Meclisin Dikmen kapısı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın metnini platform adına Döndü Kurşunoğlu okudu. Meclis'te devam eden bütçe görüşmelerine değinen Kurşunoğlu, "Her gün kadınlar katledilirken, çocuklar istismar edilirken, MESEM'lerde çocuklar öldürülürken ve emekleri sömürülürken, bu bütçenin kağıt üzerindeki rakamlardan başka ne anlamı var? Kadınları ve çocukları korumayan, yaşam hakkını güvence altına almayan, kadın düşmanı, çocuk düşmanı politikalarınız olduğu sürece bu görüşmelerin ne anlamı var? Çocukları istismardan korumayan, bir bardak temiz su bile vadetmeyen, okula aç gönderen bu zihniyetin yaptığı bütçe yerin dibine batsın" dedi
'FAİLLERİ TANIYORUZ'
İktidarın politikaları nedeniyle faillerin cesaretlendiğini ifade eden Kurşunoğlu, taleplerini şöyle sıraladı: "Failleri tanıyoruz. Sorumluları biliyoruz. Çocukları korumayan bu düzeni de, istismarı meşrulaştıran bu zihniyeti de kabul etmiyoruz. Çocuklar için adalet istiyoruz. Denetim yükümlülüğünü yerine getirmeyen Meclis yönetimi sorumludur. Bu nedenle Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş görevinden derhal istifa etmelidir. Meclis'te yaşanan istismarın tüm failleri ve sorumluları yargılanmalıdır. Üstünü örten, geciktiren, gizleyen herkes hesap vermelidir. Tacize, çocuk istismarına sıfır tolerans ilkesi ile asla ama asla çocuk istismarı failleri hiçbir infaz düzenlemesine dahil edilmemelidir. Devlete kadınları ve çocukları koruma, şiddeti önleme, cezalandırma ve bütüncül politikalar geliştirme yükümlülüğü veren İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönülmelidir."